Yapılan çalışma bölgeye, Meriç ve Ergene havzasına ışık tutacak

Meriç-Ergene Havzası Taşkın Risk Yönetim Planının Hazırlanması İçin Teknik Yardım Projesi Havza Açılış toplantısı Edirne’de gerçekleştirildi.

                Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğünün Sözleşme Makamı olduğu ve Tarım ve Orman Bakanlığı, Su Yönetimi Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen Meriç-Ergene Havzası Taşkın Risk Yönetim Planının Hazırlanması İçin Teknik Yardım Projesi Havza Açılış toplantısı gerçekleştirildi. 36 ay sürecek projenin bütçesinin Avrupa Birliği Katılım Öncesi Yardım Aracı (IPA) 2’inci dönem kapsamında desteklendiği ve bütçesinin 2 milyon 751 bin Euro olduğu aktarıldı.

Tarım ve Orman Bakanlığı, Su Yönetimi Genel Müdürlüğü tarafından Türkiye’de taşkınların azaltılması ve yönetilmesi amacıyla hazırlanan proje kapsamında taşkın tehlike haritaları ve taşkın risk hazırlandığı belirtildi. Bu hazırlıklar ile birlikte taşkın esnasında ve sonrasında iyileştirme veya müdahale etme gibi çalışmaların planlanmasının yapılacağı aktarıldı.

Geçtiğimiz yıllarda sık sık taşkınlarla gündeme gelen Meriç-Ergene Havzası’nda taşkınların önlenmesi amacıyla hazırlanan projenin süresinin 36 ay olduğunu ifade edildi.

Proje kapsamında sırasıyla Meriç-Ergene Havzası taşkın risk ön değerlendirilmesi, Meriç-Ergene Havzası taşkın tehlike haritalarının hazırlanması, taşkın risk yönetimi planlamalarının hazırlanması, stratejik çevresel etki raporunun hazırlanması, mevcut taşkın uyarı sisteminin taşkın tahmin ve erken uyarı sistemiyle değiştirilmesi hedefleniyor.

Programda sırasıyla Proje Direktörü Rifat Ünal Sayman, Tarım ve Orman Bakanlığı Su Yönetimi Genel Müdürü Bilal Dikmen, Edirne Valisi Hüseyin Kürşat Kırbıyık konuşma yaptı.

                Proje Direktörü Rifat Ünal Sayman, yaptığı konuşmada bölge için projenin önemine değindi.

Suyun hayatın her aşamasında ve teknolojik gelişmelerde yeryüzünün en büyük zenginliği olduğunu ifade eden Tarım ve Orman Bakanlığı Su Yönetimi Genel Müdürü Bilal Dikmen, su kaynaklarının sınırlı olduğunu ve suya olan ihtiyacın ülkelerin gelişmelerine paralel olarak değiştiğini belirtti.

                Temiz su kaynaklarının her dakika azaldığını belirten Dikmen, küresel iklim değişikliği nedeniyle su kaynaklarının olumsuz etkilendiğine değindi.

Türkiye’de 1975 yılından bugüne değerlendirme yapıldığında 2 bin 600'ün üzerinde taşkının meydana geldiği bilgisini veren Dikmen,  bu taşkınlarda 900'den fazla vatandaşın hayatını kaybettiğini ve  4 milyar dolardan fazla da maddi zararın meydana geldiğini söyledi.

Meriç - Ergene Havzası Türkiye - Bulgaristan - Yunanistan içerisinde kalan sınır aşan bir havza olduğunu söyleyen Dikmen,  “Proje kapsamında taşkın taşkın riski ön değerlendirmesi, taşkın tehlike haritaları, taşkın risk haritaları, risklerin asgari seviyeye indirilmesi için tedbirler programının yer aldığı taşkın yönetim planı hazırlanacaktır. Bunlara ilave olarak Meriç - Ergene taşkın tahmini ve uyarı sistemi de kurulacaktır” dedi.

Dere ve nehir yataklarında bulunan suda oluşan kirlenmenin tarımsal araçları da etkileyerek ekolojik zararlar oluşturduğunu belirten Edirne Valisi Hüseyin Kürşat Kırbıyık, Bu anlamda yapılan bu çalışmanın bölgeye, Meriç ve Ergene havzasına ışık tutarak risklerin bertaraf edilmesi noktasında tüm uygulayıcı kurumlara bir yol haritası sunacağını ümit ettiklerini vurguladı.

Bölgemizde geçtiğimiz yıl da taşkınlar ve can kayıpları yaşandığını söyleyen Edirne Valisi Hüseyin Kürşat Kırbıyık, bu durumun bir yanda mal güvenliğini tehdit ederken aynı zamanda da tarımsal ürünlerle başta olmak üzere vatandaşların eviyle, eşleriyle ilgili tehditler oluşturduğunu aktardı.

“Bir yol haritası sunacak bir çalışma olacak”

Birde ekolojik zarar olduğunu belirten Vali Kırbıyık, "Maalesef belki dere ve nehir yataklarında bulunan suda kirlenmenin tarımsal araçlarda da özellikle de belli ölçüde ekolojik zararlar oluşturduğunu hepimiz biliyoruz. Dolayısıyla bu riskin iyi hesaplanması iyi planlanması, iyi uygulanması, iyi yönetilmesi son derece önemlidir. Bu anlamda bu çalışma gerçekten bu bölgeye, Meriç ve Ergene havzasına ışık tutacak ve bizim risklerimizin bertaraf edilmesi noktasında tüm uygulayıcı kurumlara, valiliklere, belediyelere diğer kamu kurum ve kuruluşlarına devlet su işlerine, ilgili dediğim gibi paydaşların tamamına bir yol haritası sunacak bir çalışma olacağını ümit ediyoruz" ifadelerine yer verdi.

"Taşkın risk haritaları rehber niteliğinde olacaktır"

Projenin hayata geçirme aşamaları ile ilgili de açıklamada bulunan Vali Kırbıyık,  "Birinci aşamada bir taşkın risk ön değerlendirmesinin yapılacağı belirtiliyor. Bu son derece önemli. Burada yürütülecek saha çalışmalarının nokta nokta bölge bölge karşımızda ne tür riskler olduğunu görme açısından çok kıymetli olduğunu değerlendiriyorum. Yine bu saha çalışmalarının sonucunda ortaya konulacak olan taşkın tehlike haritaları var. Taşkın risk haritaları da bizler açısından bir rehber niteliğinde olacaktır. Bu haritalar doğrultusunda oluşturulacak olan risk yönetim planında hepimiz açısından elimizde her kitapçığı gibi bir yol gösterici temel norm düzenleyici unsur gibi bulunacak bir çalışma olacağını öngörüyoruz. Yine kıymetli genel müdürümüz konuşmalarında ifade etti. Doğru yolda olup olmadığımızın kontrol edilmesi de son derece önemli. Bu proje kapsamında altı ve altışar aylık değerlendirme raporlarımız sunacaklarını kendileri ifade etti. Bu da son derece önemli" şeklinde açıklamada bulundu.

Edirne Valiliği'nin öncülüğünde yürütülen Üç şehir bir şehir projesinin çok önemli olduğunu söyleyen Vali Kırbıyık, “Rekreasyon alanlarına kadar önemli, Edirne'nin belki çevresini değiştirecek, geleceğine katkı sunacak vizyon projelerinden bir tanesi. Aslında Meriç için şunu da diyebiliriz, üç ülke bir nehir olarak da değerlendirebiliriz. Gerek Yunanistan gerek Bulgaristan gerek Türkiye'yi ilgilendiren bir nehirden bahsediyoruz. Bu nehrin sunduğu imkânlar ve oluşturdukları riskleri de hep birlikte planlamamız gerekiyor. Burada bölgesel anlamda uluslararası alandaki iş birliğinde son derece önemli olduğunu görüyoruz” dedi.

Özlem Ceylan