Uzmanından bitki çayı uyarısı

Havaların soğuması ve kış mevsiminin etkisini göstermeye başlaması ile birlikte bitki çaylarına olan ilgi arttı. Kış hastalıklarından korunmak isteyen vatandaşlar çareyi bitki çaylarında ararken uzmanlar da bitki çayı tüketimi konusunda uyarılarda bulunuyor. Uzman Diyetisyen Selin Başkurt, her bitki çayının her hastalığa iyi gelmediğini ve kişiye göre tedavi şekli uygulanması gerektiğini belirtti.

Uzmanından bitki çayı uyarısı
TAKİP ET Google News ile Takip Et

 

 

Havaların soğuması ve kış mevsiminin etkisini göstermeye başlaması ile birlikte hastalıklardan korunmak isteyen vatandaşlar çareyi bitki çaylarında buluyor. Ancak bitki çayları da hastalıklara ve belirtilere göre faydalı olduğu kadar zararlı da olabiliyor. Bitki çayı tüketimi ile ilgili dikkat edilmesi gereken konular hakkında açıklamada Uzman Diyetisyen Başkurt, demlenen bitki çayını daha faydalı hale getirmenin de püf noktalarını anlattı.

Bitkilerin, insanların sağlıklı yaşam sürebilmesi için ihtiyaç duydukları besin öğelerinin (vitamin,mineral, bitkisel protein..vb) en önemli kaynaklarını oluşturduğunu söyleyen Uzman Diyetisyen Selin Başkurt,havaların soğumasıyla birlikte bitki çayı tüketiminin arttığını belirterek tüketme şekli ile ilgili tavsiyelerde bulundu.

Sağlık için yararlı olduğu bilinen, ama lezzeti ve yapısı besin olarak kullanılmaya uygun olmayanlar için en iyi tüketim şeklinin çay olduğunu aktaran Uzman Diyetisyen Başkurt, Bitkilerin çay olarak uygulanmasının en eski ve en basit ilaç şekli olarak bilindiğini ifade etti.

Bitki çaylarının yüzyıllardır var olduğunu söyleyen Uzman Diyetisyen Başkurt,"Ancak ismine rağmen bitki çayları gerçek çaylar değildir. Yeşil çay, siyah çay ve oolong çayı da dahil olmak üzere gerçek çaylar, Camelliasinensis bitkisinin yapraklarından demlenir. Öte yandan bitki çayları kuru meyve, çiçek, baharat veya bitkilerden yapılır.  Bazı bitki çaylarının lezzetli olmasının yanı sıra sağlığa faydalı özellikleri de vardır. Bitkilerin çay olarak uygulanması en eski ve en basit ilaç şekli olarak bilinmektedir. Bitki çayları yüzlerce yıldır çeşitli rahatsızlıklarda doğal olarak kullanılmaktadır. Son yıllarda, bitkisel çayların bazı geleneksel kullanımlarının daha çok araştırılması ile bunları destekleyen bilimsel kanıtların bulunması ile bitkisel çaylara olan ilgi daha da artmaya başladı" ifadelerine yer verdi.

"Güneş almayan karanlık yerde saklanmalı"

Bitkilerin çay olarak tüketiminin fayda sağlayabilmesi için etkili bileşenlerinin yeterli miktarda suda çözünebilmesi ya da sıcak su içerisinde eşit oranda dağılabilmesi gerektiğini belirten Uzman Diyetisyen Başkurt, "Peki her bitkinin çayı olur mu? Bitkilerin güvenilirlik değerlendirmeleri dikkate alındığında, bitki çayı olarak “zayıf etkili bitkiler” grubunda yer alan bitkilerin kullanılması uygundur.  Bitkilerin kök, yaprak, çiçek vb., çay hazırlamak üzere ufalandığında ya da toz edildiğinde oksijen, güneş gibi etmenler olumsuz etkiye neden olabilir bu yüzden doğrudan güneş almayan karanlık yerde ve sıkı kapalı kaplarda saklanmalıdır.Her bitki için önerilen miktar, kişisel etkenler (yaş, vücut ağırlığı, kişinin sağlık durumu) ve bitkiye bağlı etkenlerin (kullanılan kısmı) yanı sıra, kullanım amacı ve kullanım sıklığına göre de değişiklik gösterir. Genel olarak, sağlıklı yaşam için koruyucu amaçla %2’lik (bir fincan kaynatılmış suya bir poşet) derişim tavsiye edilir" şeklinde açıklamada bulundu.

Bitki çayını şekerle tüketmek yerine limon, tarçın kabukları, karanfil ve biraz bal ile lezzetlendirilebileceğini öneren Uzman Diyetisyen Başkurt, hangi bitki çayının hangi hastalığa iyi geldiği hakkında açıklamada bulundu.

Sağlıklı bir yaşam için hangi bitki çayları içilmelidir?

Papatya Çayının en çok sakinleştirici etkisi ile bilindiğine dikkat çeken Uzman Diyetisyen Başkurt,"Yapılan çalışmalar, uykuya dalma ve uyku kalitesinin iyileşmesine, depresyon belirtilerinin azalmasına yardımcı olduğunu söylemektedir. Bunun yanı sıra regl öncesi semptomların ve yüksek kan yağlarının, kan şekerinin ve insülin seviyelerinin hafifletilmesine yardımcı olabilmektedir. Ayrıca antibakteriyel, antienflamatuar ve karaciğer koruyucu etkilere sahip olduğuna dair çalışmalar bulunmaktadır" dedi.

Nane çayı

Nane Çayının dünyada en çok kullanılan bitki çaylarından birisi olduğunu aktaran Uzman Diyetisyen Başkurt, "Antioksidan, anti kanser, anti bakteriyel ve antiviral özelliklere sahiptir.  En popüler olarak sindirim sistemi sağlığını desteklemek için kullanılmaktadır. Mide bulantısı veya hazımsızlıktan kaynaklanan sindirim rahatsızlıklarına, nane çayı demlemek iyi bir alternatif olabilir" dedi.

Zencefil Çayı

Zencefil Çayının hastalıklarla savaşan antioksidanlar içeren baharatlı ve sağlıklı bir içecek olduğunu belirten Uzman Diyetisyen Başkurt "Araştırmalar, zencefilin düzenli kullanımda özellikle hamileliğin erken döneminde mide bulantısını gidermede etkili olduğunu, ancak kanser tedavileri ve taşıt tutmasının neden olduğu mide bulantısını da giderebileceğini göstermektedir. Zencefil ayrıca regl ağrısını hafifletmeye yardımcıdır. Kanıtlar yeterli olmasa da zencefilin diyabetli insanlar için sağlık yararları olabileceğini göstermektedir" ifadelerine yer verdi.

Hibiskus Çayı

Hibiskus çayının antiviral özelliklere sahip olduğunu belirten Uzman Diyetisyen Başkurt,"Yapılan çalışmalar, yüksek tansiyon üzerinde olumlu etkisi olduğu gösterilmiştir. İdrar söktürücü ilaçlarla veya aspirinle birlikte tüketilmemelidir.  Pembe-kırmızı bir renge ve ferahlatıcı, ekşi bir tada sahiptir. Sıcak veya buzlu olarak içilebilinir" dedi.

Ekinezya Çayı

Ekinezyanın soğuk algınlığını önlediği ve kısalttığı söylenen oldukça popüler bir bitki olduğunu aktaran Uzman Diyetisyen Başkurt, "Ekinezyanın vücudun virüsler veya enfeksiyonlarla savaşmasına yardımcı olabilecek bağışıklık sistemini güçlendirmede etkili olabileceğini gösteren araştırmalar bulunmaktadır" dedi.

Adaçayı

Adaçayının tıbbi özellikleri ile iyi bilindiğini belirten Uzman Diyetisyen Başkurt, "Bilimsel araştırmalar, özellikle beyin sağlığı için sağlık yararlarının birçoğunu desteklemeye başlamıştır. Adaçayının bilişsel işlevi ve hafızayı geliştirdiğini bulmuştur. Ayrıca kolon ve kalp sağlığına da fayda sağlayabileceği düşünülmektedir" dedi.

Kuşburnu

Kuşburnu çayının  gülbitkisinin meyvesinden yapıldığını söyleyen Uzman Diyetisyen Başkurt, "C vitamini, anti-oksidan ve anti-inflamatuar bileşikleri bakımından yüksektir. Antiinflamatuar özellikleri, romatoidartrit ve osteoartrit ile ilişkili inflamasyonu ve ağrıyı azaltabilir. Araştırmalar ayrıca kuşburnunun cildin yaşlanmasıyla mücadelede ve mide yağını azaltmada etkili olduğunu bulmuştur" dedi.

Burcu Temel