Gözde Kabasakal

AFFEDELİM AMA KİMİ?

Gözde Kabasakal

İnsanlarla, bildiğimizi düşündüğümüz ve doğru olduğuna inandığımız tüm konular hakkında tartışmaya girer ve o kişiyi doğru bildiğimize dair ikna etmeye çalışırız.

Farklı görüşler, inançlar veya düşünceler elbette tartışılabilir. Ancak iş ikna etmeye ve onu sıkıştırmaya geldiğinde, çoğu zaman bu tartışmalarda sesler yükselir ve bir süre sonra artık sadece konuşur ve hiç dinlemeyiz.

Hiç kimse doğru bildiğinden vazgeçmek istemeyecektir. Çünkü bu korkutucu bir sil baştandır. Bunun için zamanımız da yoktur.Çevremizdeki insanları durduk yere, düşünmeye zorlamaya ve kıymetli vakitlerini bunun için harcatmaya gerek yoktur.

Tartışma uzamadan evvel özür dileyip, susmayı öğrenmemiz gerekli…

***

Evet…

Bu çok zordur…

Birinden af dilediğimiz takdirde, karşımızdaki kişinin büyük bir savaştan galip olarak çıktığını ve onun haklı ya da suçsuz olduğunu düşüneceğinden korkarız.

Haklı olmaktan vazgeçmek çoğu zaman zordur. Dizginleri tamamen verdiğimizi, artık o kişinin beklentileri doğrultusunda davranmamız gerektiğini düşündürür.

***

Oysa bugüne kadar çok fazla özür dilememiz gerekti ve bunu çoğu zaman erteledik…

Sevdiğimiz insanları ise çoktan affettik. Ne yaptılarsa yaptılar ve hatta ne yapacaksalar yapsınlar. Önemi yoktur. Haklı ya da haksız olmak ile ilgilenmeyiz. Çoğu zaman sadece bir süre için bekleriz. Beklediğimiz o geri dönüş gelmediği takdirde… Ve sadece sevdiğimiz insanları kaybetmemek için onlardan af dileriz. Çünkü hayatımızda önemli bir yer tutan insanları affetmek ve onlardan özür dilemek, karşılığını aldığımız takdirde; bütün mutsuzluğumuzu ve tüm olumsuz düşüncelerimizi bir anda silip süpüreceğini biliriz.

***

En zordan başlayalım…

Önce kendimizi affedelim…

Bu güne dek üzüldüğümüz, günümüzü, haftalarımızı ve hatta aylar ya da yıllarımızı berbat ettiğimiz ve kendimize yaptığımız hatalar için ve de bunun için ziyan ettiğimiz kıymetli vakitlerimizden af dileyelim…

Sonra, bizi var eden ve yaşamımızda yer tutan insanlardan af dileyelim…

Sevmediğimiz insanlardan af dileyelim ve kenara çekilelim.

Konu, haklı ya da haksızlık değil…

İç huzur ve mutluluk, bunların çok çok daha ötesinde…

Çok uç bir noktada…

Ve fakat elimizi uzattığımızda dokunabileceğimiz kadar yakınımızda…

Yazarın Diğer Yazıları