Ebru GÜVEN MUTLU

Su ve Toprağı Ayırmayın

Ebru GÜVEN MUTLU


  
  Birkaç gün öncesinde yaşanan felaket sanırım hiçbir zaman aklımızdan çıkmayacak. Zaten nasıl çıkabilir ki?
Onca insan, onca hayvan, onca eşyalar mahvolmuş iken… Yine de ilk olarak biz bu durumdan kendimize ders çıkarıp; önlemlerimizi şimdiden almalıyız. Gerisi Allah’ın takdirine kalmış…
       O akşam ben evdeydim fakat annem ve babam İstanbul’dan Edirne’ye doğru geliyorlardı.  Onları o akşam kaç kere aradığımı saymadım bile. Zaten evden dışarı hiç çıkmadığım için dışarıdaki durumu da tam olarak bilemiyordum. Dışarda olan arkadaşlarımın aramalarıyla, mesajlarıyla öğrendim.  Yaklaşık 5 yıldır Edirne’de yaşıyorum. Böylesi bir yağmurun ve afetin olduğunu anımsayamıyorum. 
Ertesi gün Oğulpaşa Köyü’nde olanları duyunca açıkçası çok üzüldüm.  Oğulpaşa eşimin ve ailesinin köyü olduğu için sürekli detaylı haberler aldık. Veysel amca için de çok üzüldük.  Yıkılan evler, boğulan hayvanlarla birlikte sanki köyün içerisinden bir felaket fırtınası geçmiş gibi.
Sabah, arkadaşım evinin önünde adeta bir açık deniz oluştuğu için evden çıkıp işe gelemedi. Zaten gelmesi için simit ve mayosunu giymesi gerekecekti. Bodrum katlara dolan sular sebebiyle elektrikler kesildi ve soğuk havayla birlikte onca insan evinde üşüdü.
Peki böyle bir durumda yağmur sularının gidebileceği bir yer yok muydu?
Yoktu.
Her yer asfalt, her yer taş duvar.  Suyun toprağa gitmesi gerekiyordu ama biz engel olduk. Umarım tüm bunlar bir daha yaşanmaz ve umarım havalar daha da soğuyup, yağışlar başlamadan gerekli önlemleri almış oluruz.
Son olarak başta Veysel Evren’in ailesine Allah’tan sabır diliyorum.
Oğulpaşa Köyü’ne ve tüm Edirne Halkı’na GEÇMİŞ OLSUN.
 

Yazarın Diğer Yazıları