Beyazıt Sansı

TAŞKINLAR VE ÖNLEMLERİ?!...

Beyazıt Sansı

Yine bir taşkın dönemini yaşıyoruz.

Her yıl belirli zamanlarda ve daha da çok Şubat-Mart dönemlerinde nehirlerimiz taşıyor.

Üç nehrin birleştiği bir coğrafyada yaşamanın güzelliğinin yanında; ne yapalım ki taşkınların verdiği zarar ve ziyana da göğüs gereceğiz.

Ancak teknolojinin gökleri deldiği bir zaman diliminde sözünü ettiğimiz taşkınlar, Edirne’mizin kaderi mi olacak?

Asla olmamalı!

Bunun önüne geçilecek mutlaka önlemler ve tedbirler vardır.

Öncelikle Nehirlerin doğuş noktalarında bulunan Bulgar Barajlarının (21 adet)bir programa bağlanması gerekiyor.

Adamlar, barajların ağzına kadar dolmasını bekliyorlar ve sonra da Edirne’ye “Baraj kapaklarını açıyoruz. Önleminizi alın” diye haber salıyorlar.

Meteoroloji ilmi aylar öncesinden yağış olasılıklarını rakamlarla tespit ediyor.

Bulgar komşumuz, barajların bu hale geleceğini aylar öncesinden bildikleri halde; neden programlı bir şekilde sularını salıp barajlarını rahatlatmıyorlar?

Sözü uzatmadan 2007 yılındaki büyük taşkında rahmetli Süleyman Demirel’in bir telefon konuşmamızda Bana not ettirdiği önlemlerini yazarak yazımızı bitirelim.

Şöyle demişti rahmetli Süleyman Demirel;

_ Seddelerin yüksekliğini bir metre daha artırın.

_ Nehir yataklarını mutlaka temizleyin.

_ Bulgar Barajları yaşlıdır ve eski bir teknoloji ile yapılmıştır. Bu barajların bakım ve onarımı için bizim hükümetimiz parasal katkıda bulunarak Bulgar Hükümeti ile işbirliği yapmalıdır.

Rahmetli Demirel’in bu önerilerinden sadece nehir yatağının temizlenmesi konusunda yüzeysel bir çalışma yapılabildi. Bir de kanal Edirne diye Karaağaç Ovasını katleden ve ne sonuç vereceği hiç belli olmayan bir kanal açılmaya çalışıldı. Ancak ve ne yazık ki; bu kanal da bu taşkın sonucuna yetiştirilemedi.

Rahmetli Demirel’in diğer dedikleri için ise; ne yazık ki hiçbir girişimde bulunulmadı.

Yeri gelmişken şu bilgiyi de ekleyeyim.

Bugün Karaağaç Mahallemizle bağlantıyı Mehmet Müezzinoğlu Köprüsü üzerinden yapıyoruz.

Dün bu köprünün üzerinden geçerken; insanlarımızın yapanlara hayır dualarını işittim.

Bu köprünün fikir bazında yapılmasını gündeme ilk taşıyan birisi olduğum için; Ben de kendime bu hayır dualardan bir pay çıkardım.

Umalım ve dileyelim ki; bu taşkını da kazasız belasız atlatırız ve fakat ondan sonra da rahmetli Süleyman Demirel’in önerilerini hayata geçirmeye çalışırız.

 

 

 

Yazarın Diğer Yazıları