Ayhan Tunca

62-D.b-BÖRKLÜCE VE TORLAK

Ayhan Tunca

Bu iki isyan, yani Börklüce Mustafa ile Torlak Kemal'in isyanı, neredeyse eş zamanlı olarak ve 1415 yılının ilkbaharı ile sonbaharı arasındaki günlerde gerçekleşir.

Peki, bu isyanlarda kaç kişi ölmüştür?

Bunu net olarak söylemek kolay değil;üstelik isyana katılanların sayıları konusunda bile farklı rakamlar görülmektedir.

Örneğin Dukas, bu sayıyı 6 bin, Şükrullah 4 bin, Bitlisi 10 bin olarak verir.

Oruç, Torlak isyancılarının sayısını iki bin olarak gösterirken, Neşri, bu sayıyı birkaçyüz kişi olarak ifade eder.

***

Börklüce'nin örgütlediği isyan, Bedreddin hareketinin en cüretli halkası olarak kabul edilir.

Bu isyana ilişkin en önemli kaynak ise Dukas'a aittir. Gerçi Dukas, yanlıdır; hatta Börklüce'ye "adi bir Türk" diyecek kadar düşmandır da...

Ancak isyanın yaşadığı coğrafya ve dönemin sosyal kesitlerini onun kitabında buluruz. Doğrusu burada isyanın boyutu ve Börklüce'nin kişiliği ve hakkında doyurucu bilgiler yoktur...

Buna rağmen bölgeyi iyi tanır, iyi bir gözlemcidir ve Midilli'de yazdığı Historia adlı kitabında bazı ayrıntılar bulunur.

***

" Börklüce'nin isyan bölgesi İzmir, Aydın ve yakınındaki Ege adalarıdır.

İsyan yöneticileri ve katılımcılar "Bizans topraklarına doğru ilerleyen Türkmen kabileleri arasında ve Türk yerleşimlerinde 'mücahit Türkmen babaları' kimliği ile tanık olduğumuz ve İlk Osmanlı Beylerinin yanında 'doğru bilginin, doğru inancın gücünü temsil etmekte olan tahta kılıçları' ile savaşan Bâtıni-heteredoks inancın yayıcıları durumundaki Abdallardı.

Abdallar, Babai hareketinin ezilmesi sonrasında çeşitli bölgelere dağılmışlardı."(Esat Korkmaz)

***

Bedreddin İznik'e sürgün gönderilince, Dede Sultan olarak anılan Börklüce Mustafa, İzmir ve Aydın bölgesinde Bedreddin'in görüşlerini yaymaya başladı.

Çelebi Mehmet, kardeşi Mustafa Selanik'te hükümdarlığını ilan edince, Selanik yöresine yöneldi ki, Börklüce tam da o günlerde ayaklandı.

Üzerine gönderilen Saruhan Valisi Süleyman'ı yendi.

Onu öldürdü.

Bu defa Timurtaş Paşa'nın oğlu Ali Bey'i gönderdiler; börklüce onu da yendi.

Durum ciddi bir noktaya dayanmıştı; bunun üzerine Çelebi Mehmet, oğlu İkinci Murat ile

Sadrazam Beyazıt'ı görevlendirdi.

Çetin ve kanlı bir savaş yaşandı.

Börklüce, Karaburun'da ele geçirildi, çarmıha gerildi ve işkenceyle öldürüldü.

Asılarak öldürülen askerlerin çığlıkları hala kulaklardadır:

Aydın ellerinde ceren gezerdi

Analar al yeşil tuğra bezerdi

Bacılar tuğraya sedef düzerdi

Sedefin üstüne ayet yazardı

İriş pirim iriş gör ki olanı

Kurtar muhannetten elde kalanı

Başparmak üstünden bir bulut ağdı

Bulut değil de bir koca dağdı

Alazlanıp gelen billâh celahdı

İrahmet çekildi, ok cıda yağdı

İriş koç yiğidim uğrular geldi

Uğrunun soluğu bağrımı deldi

Aydın'da Ortaklar Karaburun'da

Kılıç ceran oldu oynuyor kında

Bir elim harmanda bir elim kanda

Kanara kurarız biz de yakında

İriş koç yiğidim er meydanına

Sultanın ettiğin koma yanına

Yazarın Diğer Yazıları