ALİ CAN ZERAY

Başkan susuz kalınca sitesine kaçak sondaj kazısı yaptırdı

ALİ CAN ZERAY

Edirne’de zaman zaman musluklardan ya hiç su akmıyor, ya da geldiğinde çamurlu akıyor. Sokaklar, patlayan borulardan boşa akan sularla göle dönüyor. Her mahallede aynı manzara, aynı perişanlık...

Yaklaşık yirmi yıldır bu şehirde gazetecilik yapıyorum. Ama böylesini, bu kadar peş peşe patlayan boruları, bu kadar çaresizliği ilk kez görüyorum.

Vatandaş susuz…

Yetmiyormuş gibi çare olacak bir çalışma da yok. İnsanların gönlünü serinletecek bir açıklama bile yapılmıyor. Haliyle halk endişeli, umutsuz…

Evet, kuraklık var. Bunu biliyoruz. Ama belediyenin iş bilmezliği yüzünden tonlarca suyun boşa aktığını da gözlerimizle görüyoruz. Türkiye’de kayıp su oranı yüzde 55 ile en yüksek il Edirne. Yani iş bilmezliğimiz resmen tescillenmiş. Birincilik bizim. Şampiyon biziz…

Utana sıkıla yazıyorum ama gerçek bu. Ve bu kayıp suyun faturası, vatandaşa yansıyor. Kentte yaşayanların yarısından fazlasının kullanabileceği kadar içme suyu, göz göre göre heba oluyor.

Belediye ise patlayan boruları onaramıyor. “Altyapı” diye bir çalışma yok. Yapamıyorlar. Bir mahallede patlayan isahale hattı günlerce tamir edilmeyi bekliyor, içme suyu metrelerce asfalta yayılıyor. İnsan bakınca kahroluyor. Hele bu kuraklıkta, suyun böyle ziyan olması yürek burkuyor.

Sonra belediye başkanı çıkıyor, “Suyu tasarruflu kullanın” diyor.

Hadi canım…

Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu!

Madem yapamayacaktınız, neden yönetime talip oldunuz? Bu kentin susuz kalmasının ilk ve tek sorumlusu Filiz Gencan’dır. Sonra da iş bilmeyen kadroları…

Gelelim asıl meseleye…

Edirne kuraklıkla mücadele edip yeni kaynaklar ararken belediye başkanımız oturduğu siteye sondaj kuyusu açtırıyor. Evet, yanlış duymadınız. Vatandaş suya hasret, başkan ve komşuları mağdur olmasın diye siteye sondaj kuyusu açılıyor.

Ama bir sorun var…

O sondaj kazısı kaçak!

DSİ tespit ediyor, cezayı kesiyor, mühürlüyor.

Haberler basına yansıyınca başkan, kameraların karşısına geçip eleştirdi. Ama ilginçtir, “Yalan” diyemedi. Neden acaba? “Evet, hata yaptık” diyemedi. “Su yoktu, çaresiz kaldım” diyemedi. “Ben belediye başkanıyım, önce site sakinlerini düşündüm” de diyemedi.

Ama şunu dedi: “Gazetelerin amacı farklı.”

Yani meseleyi siyasetle savuşturmaya çalıştı.

Sayın başkan, siz site yönetim başkanı değilsiniz. Siz Edirne Belediye Başkanı’sınız. Eğer bir sondaj açılacaksa, o sondaj bütün Edirne’nin susuzluğunu gidermek için olmalı. Sitenin değil.

Vatandaşın su tasarrufu yapmak için akla karayı seçtiği dönemde, başkanın kendi sitesine ayrıcalık sağlaması kabul edilemez.

Edirne susuz. Ama asıl suskunluk, yöneticilerin bu tabloya karşı sergilediği kayıtsızlıkta.

Ve unutmayın; susuz kalan halk, günü geldiğinde suskun kalmaz.

Yazarın Diğer Yazıları