'Süpürge bir makine işi değil, alın teri'

Elektronik süpürgeler çağında unutulmaya yüz tutsa da, Edirne'nin Süleymaniye ve çevre köylerinde geleneksel çalı süpürgesi üretimi, binbir emekle sürdürülüyor.

'Süpürge bir makine işi değil, alın teri'
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Elektrik süpürgelerinin yaygınlaşmasıyla birlikte, bir zamanlar her evin olmazsa olmazı olan çalı süpürgeleri artık yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Ancak Edirne’nin Uzunköprü ilçesine bağlı Süleymaniye, Karapınar, Maksutlu, Harmanlı, Hasanpınar, Karapürçek ve Elmalı gibi köylerde süpürge otu üretimi hâlâ sürdürülüyor. Tarla ekiminden hasada, kurutmadan demetlemesine kadar her aşaması insan eliyle yapılan bu üretim süreci, hem bir geleneğin yaşatılmasına hem de bölge halkına geçim kaynağı olmaya devam ediyor.

                “Üretici destek istiyor”

                Uzunköprü Ziraat Odası Başkanı Cemal Durmaz, bölgede süpürge otu üretiminin resmi kayıtlara göre 2 bin 700 ila 3 bin dönüm arasında olduğunu, ancak çiftçilerin Çiftçi Kayıt Sistemi’ne (ÇKS) mazot ve gübre desteği olmaması nedeniyle kayıt yaptırmadığını belirtti.

                Ortalama 5 bin dönüm ekim yapıldığını dile getiren Durmaz, şunları kaydetti:

                “Gerçekte ortalama 5 bin dönüm ekim yapılıyor. Ama destek olmayınca üretici kayıt yaptırmak istemiyor. Ekim yapılan köy sayısı 10’u buluyor. Bu iş çok emek isteyen bir iş. Tohumdan hasada kadar tamamen insan gücüyle yürütülüyor. Güneş altında yapılan bu işin maliyeti çok yüksek. Üretici destek bekliyor.” 

                “İthal süpürge pazarı daraltıyor”

                Üreticilerin en büyük sıkıntılarından biri ise ithalat. Balkan ülkeleri ve Orta Asya’dan gelen süpürge otlarının ucuza mal edilmesi, yerli üreticiyi zorluyor. 

                Türkiye’de süpürge ticareti Edirne ve Sakarya’da bulunan iki tarım borsası üzerinden yürüyor. Ancak ithal ürünlerin artması bu borsaları da zorluyor. 

                Durmaz, ithal süpürgenin hem üreticiyi hem tüccarı zorladığını belirtti.

                 “Süpürge hâlâ işe yarıyor”

                Geleneksel süpürgeler elektronik muadillerinin gölgesinde kalmış olsa da evlerde hâlâ kullanılıyor. Üreticilere göre özellikle makinelerin erişemediği köşelerde ve balkon gibi alanlarda süpürge hâlâ tercih ediliyor. Ancak maliyetlerin artması ve satışların düşmesiyle, süpürge üretimi adeta bir sabır sınavına dönmüş durumda.

                “Son temsilciler direniyor”

                Durmaz, bugün Edirne’nin köyleri, Türkiye’de geleneksel süpürge üretiminin adeta son kalesi konumunda olduğunu söyledi.

                Süpürge otunun üretiminin tamamen insan gücüne dayandığını vurgulayan Süleymaniye köyü çiftçilerinden Hasan Çakıcı, “Süpürge otu bir makine işi değil. Nisan ayında ekiyoruz, üç ayda olgunlaşıyor. Hasat ediliyor, kurutuluyor, temizleniyor ve demetleniyor. Tarlada yaptığımız her iş el emeği. Süleymaniye köyünün yüzde 90’ı bu işle geçiniyor. Ama arazi kıtlığı nedeniyle büyük sıkıntı çekiyoruz. Tarlada işçiliğini biz yapıyoruz, sonra demet haline getirip tüccara satıyoruz.” Dedi.

                Üreticilerden Muharrem Varlı ise ithalatın piyasada kaliteyi düşürdüğünü söyleyerek, şu ifadelere yer verdi:

                 “İthalat süpürge fiyatlarını düşürdü. Dışarıdan gelen ot kaliteli değil. Ama tüccarlar bizim ürünle karıştırıp ‘yerli’ diye satıyor. Üç tır dışarıdan alıyorlar, bir tır bizden. Böyle olunca fiyatlar aşağı çekiliyor. Süpürgenin tonu geçen yıl 100 liraydı, şimdi 80-85 lira. Depolarımız dolu, alıcı yok.”

                Tüm zorluklara rağmen yerli süpürgeye yurtdışından ilgi devam ediyor. İhracat yapılan ülkeler arasında Irak, İran, Suriye ve hatta Amerika bile bulunuyor. Ancak üreticiler, ihracat potansiyeline rağmen iç piyasadaki fiyat baskısından şikâyetçi. Varlı, süpürgeden geçimlerini sağladıklarını aktardı.

Melih Baran