Şiddetin Seni Beni Yok!
Edirne Barosu Avukatlarından Nebahat Çavuş, ünlü şarkıcı Sıla Gençoğlu'nun erkek arkadaşı tarafından şiddet görmesiyle tekrar gündeme gelen kadına şiddet olayları hakkında gazetemiz muhabiri İpek Deniz' e önemli açıklamalarda bulundu.
Çavuş: “Sıla’nın başına böyle bir olayın gelmiş olması hepimizi daha da şok etti sanıyoruz ki güçlü, şöhretli kadınlar dokunulmaz. Oysa fiziksel şiddet görmenin ne eğitim ne gelir seviyesi ne de mevkile alakası var. Bu olay tamamen güç gösterisi ile ilgili. Sıla kendi adına ve diğer kadınlar namına bunu sineye çekmedi ve güzel bir hareket yaptı” dedi.
Geçtiğimiz günlerde Sıla Gençoğlu birliktelik yaşadığı Ahmet Kural tarafından kendisine şiddet uygulandığı söyleyerek savcılığa suç duyurusunda bulunmuştu. Sanatçı, Ahmet Kural’a karşı üç ay uzaklaştırma kararı aldırdı. Sıla ifadesinde " Yerlerde sürüklendim, kafamı duvarlara vurdu” ifadelerini kullanarak olayın çirkin yüzünü de tüm çıplaklığıyla gözler önüne sermişti. Olay tüm Türkiye’de yankı uyandırdı. Edirne Çocuk Hakları Derneği Başkanı ve kent Barosu Avukatı Nebahat Çavuş, kadına şiddet ünlü ünsüz ayırt etmediğini bu yaşanan olayın da buna bizzat örnek olduğunu söyledi.
“Bir Daha Yapmaz Demeyin Yapar”
Türkiye’de çok sayıda kadının fiziksel şiddete maruz kaldığını hatta şiddet olaylarının ölümle sonuçlandığını ifade eden Avukat Çavuş şunları kaydetti: “Türkiye’nin çok önemli sevilen göz önünde olan entelektüel anlamda da belli bir birikimi olan şarkıcı Sıla’nın erkek arkadaşı tarafından darp edildiğinin hayretler içinde ve üzülerek öğrendik. Biz sanıyorduk ki ekonomik problemi olan alt gelir düzeyinde olan kişiler arasında bu şiddet vakalar meydana gelir sanıyorduk ama gördük ki bunun gelir düzeyinle veya okumuşluk düzeyi ilgisi yokmuş. Bu olay tamamen güçle ilgili. Genellikle insanlarda ve erkeklerde fiziksel gücü önemseme fiziksel güç üzerinden kadının zihinsel birikimi ya da ekonomik gücü ne olursa olsun baskı kurma şiddet uygulama güç gösterisinde bulunma bazen terbiye etmek bazen de cezalandırmak maksadıyla olabiliyor. Sıla’nın karşılaştığından farklı bir şey değil. Belki de kendisinin daha önce başına gelmişti bu olay ama bir daha olmaz deyip affetti ama maalesef bu durum bir şiddet sarmalı haline dönüyor mutlaka yineleniyor.”
Çavuş, 6284 sayılı kanun ailenin korunmasına dair bir kanun olduğunu bu kanunla beraber yaşayan, ilişkisi olan, arkadaşı tarafından şiddete uğrayan ya da ısrarcı takibe maruz kalanları koruyan bir kanun olduğunu belirtti.
“Korkmasınlar Haklarını Arasınlar”
Şiddet olayları ile karşıya kalan kadınların sığınma evlerine, karakollara, kaymakamlıklara, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na başvurmaları gerektiğini ve yardım almaları gerektiğinin altını çizen Çavuş, “Kadınlarımız biraz daha bilinçli ve kendine güvenli olsunlar. Mesela birçok kadın ekonomik olarak sıkıntıya düşerim, çocuğuma bakamam diyerek şiddete maruz kalmaya ve ses çıkartmamaya devam ediyor. Hâlbuki yetkili mercilere başvursa devlet onu koruma altına alıyor. Maddi destek sağlıyor. Hatta bazı durumlarda eşin maaşı kadına bağlanabiliyor ya da ev kadın tahsis edilerek adam uzaklaştırılıyor. En önemlisi de kadınların eğitime önem vermesi gerekiyor. Hiçbir şey için geç değil. Halk eğitim kurslarına gidilerek kurs öğrenimlerini tamamlayarak iş sahibi olabilirler. Bu kurslara zaman ayırmak ve biraz fedakârlık yapmak gerekiyor. Umutsuz olmasınlar, kendilerine güvensinler” diye konuştu.
İpek Deniz
