'Patron Millettir'

Edirne’ye 2 saatlik bir gecikme ile İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Saraçlar caddesinde coşkulu bir kalabalık tarafından karşılandı. Saatlerce Bakan Soylu’yu bekleyen kalabalık, Bakanın gelmesi ile birlikte Türk Bayraklarını havaya kaldırarak slogan attı. Miting alanına girişinde halkla kucaklaşan ve ön sırada bulunanların ellerini sıkan Bakan Soylu, 16 Nisan’da kararın millet tarafından verileceğini söyledi.

Milletvekili Rafet Sezen, Ak Parti İl Başkanı İlyas Akmeşe, İlçe Başkanı Kerem Arda ile birlikte partililer tarafından karşılanan Bakan Soylu, “ Bu gün Tekirdağ, Çorlu’da vatandaşlarımız ile buluştum. Sizlere kucak dolusu selam getirdim. Ama iki kişiden daha selam getirdim. Allah’tan başka hiç kimsenin önünde eğilmem diyen Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve her yatırımda imzası bulunan Başbakanımız Binali Yıldırım’dan” dedi.

MEVCUT SİSTEM ÇOK YORDU

Türkiye'nin önemli bir dönemin arifesinde olduğunu söyleyen Bakan Soylu, 16 Nisan’da kararın Türk Milleti tarafından verileceğini söyledi. Mevcut sistemin halkımızı yorduğunu ve mevcut sistemin  halkı terbiye etmeye kalktığını belirten Bakan Soylu, “Dayanacak gücümüz kalmadı, mevcut sistem bizi terbiye etmeye çalışıyor. Bu sistem bizi darbelerle terbiye etmeye çalışıyor, terörizmle terbiye etmeye çalışıyor. Bu sistem bizi enflasyonla, faizle, mezhep ayrımıyla, etnik kökenlerimizle terbiye etmeye çalışıyor. Bizi değerlerimiz, inançlarımız ve kardeşliğimizle terbiye etmeye çalışıyor. İşte 16 Nisan'da vereceğimiz değer net ve açıktır. Bir gün bu medya patronlarını bu ülkenin patronu yapıyorlar, bir gün uluslararası sermayeyi bu ülkeye patron yapıyorlar, uluslararası kuruluşları patron yapıyorlar. Bizim geleceğimiz, değerlerimiz ve zenginliğimiz üzerine oynayanlara karşı bu millet, ‘bu memleket bizimdir’ diyecek ve 16 Nisan’da bir karar verecek. Vereceğimiz karar açık ve nettir, patron medya değil, patron IMF, patron haksız ve adaletsiz yargı değil patron millettir, millet” dedi.

“SON 300 YILIN EN GÜÇLÜ DEVLETİYİZ”

Türkiye’nin son 300 yılın en güçlü devleti olduğunu belirten Bakan Soylu, “Alt yapımızı hazırladık, iyi bir durumdayız Allah'a şükür. 21'inci asra iyi başladık. Son 300 yılın en güçlü devrindeyiz. Karlofça'dan itibaren, 1699'dan itibaren, benim ülkem şu an ayaklarının üzerinde duran bir ülke. Nereden eserlerse essinler. İster FETÖ, ister DEAŞ, ister PKK, ister Hollanda, ister Almanya, topunuz gelin, topunuz gelin... Şimdi fırsatıdır. Biz Tayyip Erdoğan'sız bu meseleyi aşamayız. Biz geçmişte çok gördük... Namlunun ucunu görüp de sıvışanları çok gördük. Düdük çalınıp da sıraya geçenleri, hazır ol vaziyete geçenleri çok gördük biz. Yaptığımız açık ve nettir. Bir lider bulduk. Onun peşinden demokrasi ve hukuk devletiyle, büyük Türkiye'ye, güçlü Türkiye'ye, kudretli Türkiye'ye hep beraber gidiyoruz. Ne söylerlerse söylesinler. Biz dünyanın ilk 10 büyük devletinden birisi olacağız. Terör konusunda hiç endişe etmeyin. Gece gündüz, sabah akşam, Cumhurbaşkanımızın talimatıyla, Başbakanımızın talimatıyla, hükümetteki bütün arkadaşlarımızın gayretleriyle, Millet Meclisimizle, her biriyle birlikte, bilmenizi istiyoruz bu işi bitireceğiz. Size şu kadarını söyleyeyim; bu memleket bir daha 'PKK' adını duymayacak, duymayacak, duymayacak.” Diyerek,  “Suriye, Irak, Libya, Mısır, Yemen, Fas, Tunus ve benzeri devletlerin kaos halinde. Avrupa ise ortak bir anayasa yapmak istedi, beceremedi. Ortak bir para birimi avroya geçmek istediler, beceremediler. Kendi değerlerini ortaya koydular; ‘Hümanizm’ dediler, ‘İnsanlık’ dediler, gele gele ırkçılığın, faşizmin göbeğine oturdular. 'Türkfobia, İslamofobia' diye bir şey uydurdular, kendi bildiklerini İslam ve Türk düşmanlığı üzerinden oluşturmaya çalışıyorlar. İngiltere bu dağınıklığı gördü 'eyvallah' dedi kaçtı. Almanya, bütün Avrupa Birliği ülkeleri üzerinde kendisi egemen olmak istiyor, hepsini kendi çatısı altında toplamak istiyor” dedi.

KILIÇDAROĞLU’NA ÇATTI

CHP Gemel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun kasetle Genel Başkan olduğunu belirten Bakan Soylu, “Şimdi ilginç şeyler söyleyeceğim size. Kasetle oldu değil mi? Peki kaseti kim yaptı? Buna kim inanmıyor Türkiye'de? Baykal da inanmıyor. Baykal diyor ki 'değil'. Şimdi ben ona dedim ki 'Kılıçdaroğlu ile beraber bana gelin, ben size siyasi hayatın, demokratik hayatın nasıl bir operasyona maruz kaldığını ve senin nasıl açığa çıkarıldığını, nasıl genel başkanlıktan gönderildiğini göstereceğim. Biz gereğini yerine getirdik, zaten bana 'gereğini yerine getir' diyorsun. Şimdi mahkemede iş. Bütün belgeleriyle, bilgileriyle mahkemede. Ben sizden tek bir şey istiyorum; İçişleri Bakanlığına geldiğinizde anlatacağım, merak etmeyin. Ama benim istediğim başka bir şey daha var sayın Baykal, Kılıçdaroğlu'nu muhafaza etme. Türk siyasi hayatının en büyük komplosuyla karşı karşıya kaldın sen. En büyük operasyonla karşı karşıya kaldın. Bunu herkes, FETÖ'nün yaptığını, adını bildiği gibi bilmektedir. Şimdi yapman gereken, o mahkemede de bunun nasıl olduğunu anlatabilecek misin? Anlatamayacak mısın? Ona bakacağız. Şimdi hep birlikte ona bakacağız. Hala Kılıçdaroğlu'nu korumaya çalışıyor, hala bu FETÖ'cülerle işbirliği yapıp bugün CHP gibi bir partiyi yönetmeye çalışan bir adama hala koruma, hala bir şekilde onu muhafaza etmeye çalışıyorsan o senin meselendir. O bizim meselemiz değil. Ama bizim meselemiz siyasi hayatın, demokrasi hayatının kirlenmesini sağlayan kim varsa hesabını sormak bize aittir. Onun hesabını soracağız. Sizi de çağıracağız, size de nasıl tuzağa düşürüldüğünüzü nasıl böyle bir olayla karşı karşıya kaldığınızı göstereceğiz, hiç merak etmeyin. Ama bir şey daha var Sn. Baykal, bir de Diyanete gitmen lazım senin, sadece İçişleri Bakanlığına değil. Diyanete git de Peygamber Efendimizle ilgili hangi sözler ağza alınıp, hangi sözlerin ağza alınmadığını öğrenmen lazım. Sadece İçişleri Bakanlığı sizi kesmez” dedi.

Özlem Ceylan/AA