'Kültürlerin buluşma noktası Türkiye'

“Sadece sınırlarımızı değil, aynı zamanda kalplerimizi açtık”

Edirne Valiliği himayelerinde İl Göç İdaresi Müdürlüğü tarafından Uluslararası Göçmenler Günü programı düzenlendi. Vali Yardımcısı Yusuf Güler, Kültürlerin Kesişme Noktası Türkiye sloganıyla son yıllarda kutlanmaya başlanan Uluslararası Göçmenler Günü etkinliğinde bulunmanın mutluluğunu yaşadıklarını söyledi. Göçmenler Günü’nün 1997 yıllarında kutlanmaya başlandığını söyleyen Güler;  “Şuanda 5 milyon insanı bünyemizde barındırıyoruz. Yapılan araştırmalar 2050 yılında 405 milyonun kıtalar arası göçe konu olacağını gösteriyor. Türk milleti olarak ezilen, geri kalan uluslara her zaman önderlik etmiş asil ve soylu bir tarihe sahibiz. Bize sığınan kavimlere sadece sınırlarımızı değil, aynı zamanda kalplerimizi açmışız. Ülkelerin karşılaşabilecekleri en zor olaylardan birisi göçtür. Bunun sevki ve idaresi hiç kolay değildir. Bizler ötekileştirmeden dışlamadan bu gerçeği bilerek yaşıyoruz” dedi.

“Kolluk kuvvetlerimiz 24 saat esasına göre özveri ile çalışıyor”

Ülkelerindeki olumsuzlukların sona erip bir an önce kendi ülkelerine geri dönmelerini arzu ettiklerini ifade eden Vali Yardımcısı Güler; “Bu konuda da hükümet ve Cumhurbaşkanlığımız çalışmalar yürütüyor. Biz sahip çıkarken emperyalist güçler bizi geçmişte olduğu gibi yine yalnız bıraktılar. Bu bağlamda ülkemize sığınan insanların sosyal hakları ve ekonomik hakları konusunda standartlar sağladık. Bu insanları misafir gibi ülkemizde barındırıp kendi ülkelerine gönderebilmek için ciddi mekanizmalar kurduk. Bu bağlamda tüm kolluk kuvvetlerimiz 24 saat esasına göre özveri ile çalışıyor. Göç olayında herkesin desteği çok önemlidir” açıklamasına yer verdi.

“Dünyada en fazla göçmene kucak açmış bir ülkeyiz”

Coğrafi bakımdan kavşak noktadayız diyen Dışişleri Bakanlığı Edirne Temsilcisi Büyükelçi Volkan Türk Vural; “Kuzeyden güneye, doğudan batıya yüzyıllar boyunca göç yolu olmuşuz. Bu böyle devam edecektir. Önemli olan bizim göçmene nasıl baktığımız ve nasıl kabul ettiğimizdir. Bu güne kadar hep kucak açmışız. Ne olursa olsun insan olduğu için biz onları kabul etmişiz. Dış politikada övündüğümüz bir konu daha var. Dünyada en fazla göçmene kucak açmış bir ülkeyiz. Hem nüfus yapımızdan hem gayrisafi milli hasılamızdan. Biz dış yardım yapan birinci ülkeyiz. Yani göçün kaynağında çözümü bulmak için onlara yardım eli uzatan insanlarız. Ülkemizde 5 milyonu aşkın göçmen var. Azınlıkta kalmanın ne demek olduğunu çok iyi bilirim. Onları ötekileştirmeden bizden saymamız gerekiyor” açıklamasında bulundu.

“Karşınızdakini önce insan olarak değerlendirin”

Ensar ile Muhacirin buluşması ile Edirne’de bir ilki gerçekleştirdiklerini söyleyen İl Göç İdaresi Müdürü Musa Aşılıoğlu; “Azerbaycan’dan Afganistan’, Suriye’den Kosova’ya,  Makedonya’dan Somali’ye 49 milletten aynı can aynı çatı altında buluşma var. Göç insanlık tarihi kadar eski bir olgudur. Siyasi ve ekonomik sıkıntılar, iç savaşlar, etnik çatışmalar, insan hakları ihlali ve can güvenliği korkusu milyonlarca insanın ülkesini terk etmesine göç yoluna düşmesine neden olmuştur. Bugün dünyanın 191 ülkesinden 5 milyona yakın göçmen statüsündeki insanı topraklarında barındıran bir devlet olarak bu konunun bugünün anlam ve önemini en iyi bilenlerdeniz. Çünkü biz topraklarımıza gelen sığınmacılara kökeninden, inancından, sininden, renginden, kültüründen önce insan olarak bakıyoruz. Karşınızdakini önce insan olarak gördüğünüzde emin olun tüm zorluklar bir şekilde aşılıyor” ifadelerine yer verdi.

‘Tacımı veririm, tahtımı veririm, devletime sığınanları asla vermem’

Bu zorlu mücadelenin sonunda vardıkları ülkelerde çeşitli sıkıntılarla karşılaşan göçmenler için hayatın zor olduğunu vurgulayan Aşılıoğlu;  “Evlerini savaş, iyi bir hayat standardı ve ya iyi bir eğitim için terk etmek zorunda kalan göçmenler şuanda huzur içinde ülkemizde ve şehrimizde yaşamaktadırlar. 1980’li yıllarda Rusya ve Avusturya Macar ve Leh sığınmacılar için Osmanlı devletine baskı kurmaya çalışmıştır. Bu baskı üzerine dönemin padişahı Sultan Abdülmecit kendi yayınladığı deklarasyonda tarihi cümleler söylemiştir. O cümleler; ‘tacımı veririm, tahtımı veririm, devletime sığınanları asla vermem’ şeklindedir. Bu cümleler göç konusundaki yönetim anlayışımızın bir temsili konumundadır. Dünya mazlumlarının sığınacağı en önemli ve güvenli limanı olarak görülmüştür. Her yıl 18 Aralık Gününde anlam yüklenen Uluslararası Göçmenler Günü ile bu konuda farkındalık oluşturulmak hedeflenmiştir” şeklinde konuştu.

“Meriç Nehri günlerce her yaşta insan cesedi taşımıştır”

Edirne Balkan Türkleri Federasyonu Genel Başkanı Erhan Pekkan, 19’uncu yüzyıla girerken Balkanlarda asırlarca süren barış ve huzur ortamı 1789 Fransız İhtilali’nden kısa bir süre sonra Yunanlıların Sırpların ve Bulgarların ayrılıkçı hareketleri Rusların da desteği ile bağımsız devlet kurabilmek için bu bölgeye yoğun Türk nüfusunu arındırmak istiyorlardı. Bu sebeplerden Türklerin her ihtiyacı kısıtlanmış dini inançlarını yerine getirmeye mani olmak, Türk ve Müslümanlara göçten başka seçenek bırakmamıştır. 1877-78 Osmanlı Rus Savaşı esnasında kitlesel hale dönüşen bu göçler zirveye çıkmıştır. Anlatılanlara göre Meriç Nehri günlerce her yaşta insan cesedi taşımıştır. Atalarımızın 5 asırdır yaşadıkları evlerini bırakıp ana yurda göç etmek zorunda kalmışlardır. Fakat bölgede kalanlar dün bölgesinin efendisiyken düşman elinde köle olmuşlardır. Diğer büyük göçler 1912-13 Balkan Savaşları sırasında yaşanmıştır. 1989 göçü sürgün hatta etnik temizlik diyebiliriz. Türk milletine minnettarız. Büyük Türk milletinin bir ferdi olmaktan gurur duyuyorum. Ne mutlu Türküm diyene” şeklinde konuştu.

Edirne Halk Eğitim Merkezi Mimar Kemaleddin Çok amaçlı Kültür Salonu’nda düzenlenen programa Edirne Vali Yardımcısı Yusuf Güler, Cumhuriyet Başsavcısı Fatih Karabacak, İl Göç İdaresi Müdürü Musa Aşılıoğlu, Balkan Türkleri Federasyon Başkanı Erhan Pekkan, Dışişleri Bakanlığı Edirne Temsilcisi Büyükelçi Volkan Türk Vural, Baro Başkanı Alper Pınar, İl Kültür Turizm Müdürü Kemal Soytürk ve Türkiye’de okuyan yabancı uyruklu öğrenciler katıldı.

Gösteriler ilgiyle izlendi

Konuşmaların ardından Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü Halk Oyunları Topluluğu gösterisi ilgiyle izlendi. Ardından Edirne İl Göç İdaresi Müdürlüğü tarafından hazırlanan Türkiye Tecrübeleri ve hayalleriyle yabancı olmak isimli film ve Büyüksün Türkiye isimli film gösterisi izletildi. İstiklal Ortaokulu’nda okuyan Türk ve Yabancı öğrencilerden oluşan koro ve solo müzik gurubun sahnesinin ardından Trakya Üniversitesi Balkan Müzik Grubunun gösterisi yapıldı. Program plaket töreni ile sona erdi.

Özlem Ceylan