Kim? Kim, kandırıyor?

Hükümetin Et için aldığın taban fiyat uygulamasına rağmen et fiyatları düşmüyor. Kasaplar, ' Edirne Ticaret Borsasında Dana Etinin satış fiyatı belli. Bu şartlarda nasıl 32 liradan kıyma satacağız' dediler.

Kim? Kim, kandırıyor?
TAKİP ET Google News ile Takip Et

 

 

Et fiyatları düşmek bilmiyor. Hükümetin taban fiyat uygulamasına rağmen,  kasaplar Dana etinin alış fiyatının belli olduğunu ve bu şartlarda Et fiyatlarının düşmesinin mümkün olmadığını söylediler.

“ALIŞ BELLİ”

Edirne Ticaret Borsasında  Dana Etinin kilosunun 34-35 lira arasında değiştiğini belirten kasaplar, “Her şey ortada. Aldığımız etin resmi fiyatı ortada iken nasıl 32 liradan et satalım. Kimse kimseyi kandırmasın, bu şartlarda Et fiyatları düşmeyecektir” dediler. Küçükbaş hayvan sayısının yeterli olmasına rağmen yeterli destekleme ve özendirici bir politika olmadığını belirten kasaplar, hayvancılığın desteklenmemesi halinde ise yakın bir süre sonra Et fiyatlarının daha yükseklere çıkacağını söylediler. Yem ve diğer girdilerin çok yüksek olduğunu ve hayvancılık yapanların bu işi bırakma noktasına geldiklerini belirten Kasaplar, Edirne Ciğerinin de  esnafa yetmediğini  söylediler.

“YANLIŞ POLİTİKALAR BU HALE GETİRDİ”

Hükümetin yanlış politikalarının Hayvancılığı bu günlere getirdiğini belirten CHP Milletvekili Okan Gaytancıoğlu ise yaptığı açıklamada, “Türk tarımında biz bugün et fiyatlarını konuşuyoruz, yarın süt fiyatlarındaki düşüşü konuşuruz, öbür gün ayçiçeği fiyatlarının düşüşünü, Türkiye’nin neden ithalatçı olduğunu sürekli konuşuruz. Son beş yılda 1,5 milyon büyükbaş hayvan, 2,3 milyon küçükbaş hayvan geldi; 212 bin ton kırmızı et ithal edildi, bunun karşılığında  hükümet 4 milyar dolara yakın para ödedi ama yine ithalatı konuşuyoruz. Niye üretimi konuşmuyoruz? Pahalı kırmızı etin sebebi tamamen arzın yetersizliğidir. Bakın, karkas et 24 liradan, kıyma 38 liradan, kuşbaşı et 40 liradan satılıyor. İsterseniz ayrıntılarını da vereyim: Kemiğin firesi yüzde 18, kıkırdak, sinir, lif firesi yüzde 5, etti mi 28,5 lira. Stopajı yüzde 1, KDV’si yüzde 8, işletme gideri ve bunun kârıyla birlikte 38 lirayı buluyoruz işte.” diyen ve hükümete çatan Gaytancıoğlu, “Böyle bir mantık olabilir mi? Bu mantık Türkiye’yi bir yere götürmez arkadaşlar. Bunun çözümü dünyada her yerde aynıdır; destekleme, destekleme, destekleme. Parayı vereceksiniz, çiftçiyi yoksulluktan kurtaracaksınız, çiftçiyi göç etmekten kurtaracaksınız, İstanbul’u 16 milyon nüfusa ulaştırmaktan kurtaracaksınız, Anadolu’yu boşaltmayacaksınız. İstatistiklerle oynayarak bunu böyle yapmayın.  Meralara bakacaksınız, meraları gübreleyeceksiniz, meraları yirmi yıllık ot parası karşılığında kiralamayacaksınız. Bir de diyorsunuz ki atadığınız il müdürleri aracılığıyla “Arkadaş, bu mera…” Köyün merasını köylüye satmaya çalışıyorsunuz, yirmi yıllık ot parası karşılığına kiralamaya çalışıyorsunuz “Eğer olmazsa yandaki köy alsın.” diyorsunuz. Ya arkadaşlar, köylüde para mı var? Millî gelirin üçte 1’i oranında çiftçinin geliri var. Sizin verdiğiniz rakamlarla söyleyeyim: Millî gelir 10 bin doların altında, çiftçinin geliri 3.500 doların altına düştü, bunları görmek zorundayız. İstatistiklerle oynuyorsunuz şunu da söyleyelim: Eğer Avrupa Birliği standartlarında et tüketebilsek bizim 4,5-5 milyon ton daha açığımız olur. Bunun için de sağlıklı, bilimsel temele dayalı bir tarım politikanızın olması lazım. Günübirlik politikalarla yürütemezsiniz” dedi.

 

Haber Merkezi