Güreşin görünmeyen kahramanları: Annelerden çocuklarına moral kampı
Edirne'de bu yıl 664'üncüsü düzenlenen Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri'ne Çatalca'dan katılan güreşçiler, ailelerinin kurduğu kampta anne yemeğiyle beslendikten sonra Er Meydanı'na çıkıyor.
Güreş sezonuna güçlü bir başlangıç yapmak isteyen Çatalcalı pehlivanlar, aileleriyle birlikte Edirne Sarayiçi’nde adeta küçük bir köy kurdu. Güreşlerden bir hafta önce kente gelen aileler, yeşillik alanda çadırlarını kurarak yemek ocakları, tencereler ve evdeki mutfağı aratmayan düzeneklerle çocuklarını adeta ev ortamında destekliyor.
"Kırkpınar tatil değil emek: Anneler evlerini Sarayiçi’ne taşıdı"
Sabah kahvaltısını aileleriyle yapan pehlivanlar, gün boyunca müsabakalarına hazırlanırken akşamları da sıcak anne yemekleriyle karınlarını doyuruyor. Deste boylarda güreşen pehlivanlar, bu aile ortamının kendilerine hem moral hem de güç verdiğini belirtiyor.
"Burada bir aileyiz"
Çatalca Belediyesi Spor Kulübü güreşçilerinden Mert Dönmez, "Buraya güreşmeye geldik ama aynı zamanda yardımlaşmaya da geldik. Herkes birbirine destek olur. Anneler, babalar, ablalar hepsi bizimle. Yemeğimiz sofrada hazır olur, sonra çayıra çıkarız. Hedefim boy atlayıp bir gün başpehlivan olmak" diye konuştu.
"Doğal besinle besleniyorlar"
Oğlunun deste küçük boyda güreştiğini söyleyen Filiz Güral, "Bir haftadır buradayız. Güreşecekleri zaman çok yemek yiyemiyorlar ama doğal yemekler pişiriyoruz. Et, sebze, anne eli değmiş ne gerekiyorsa… Belediye ilgileniyor ama biz içimiz rahat etsin diye buradayız" dedi.
"Geceleri ballı sütle besliyoruz"
İki oğlu güreşen Emine Tarım da sabah-akşam çocuklarının yanında olduklarını belirterek, "Geceleri bile uyanıp ballı süt veriyorum. İncirinden muzuna her şeyi düşünüyoruz. Sekiz senedir Yıldıray Pala’nın annesiyle beraber buradayız. Burası bir ev ortamı gibi oldu" Dedi.
"Sevinci de üzüntüyü de birlikte yaşıyoruz" Arda Arkan Avcıoğlu’nun annesi Duygu Avcıoğlu, "Perşembe'den sonra kalbimiz başka çarptı. Birimiz sevinse de diğeri üzüldüğünde o sevinç yarım kalıyor. Kırkpınar bizim için tatil değil, çocuklarımızın geleceğine yaptığımız bir yatırım." Diyerek duygularını paylaştı.
Deste orta ve minik boyda oğullarının güreştiğini belirten Zeynep Duran, burada bir aile ortamı ve güçlü dostluk bağları kurduklarını ve çocuklarının sevinç ve hüzünlerini de beraber paylaştıklarını söyledi.
Ailelerin hep birlikte oluşturduğu bu dayanışma kampı, Kırkpınar’ın sadece bir güreş organizasyonu değil, aynı zamanda kültürel bir buluşma ve dayanışma alanı olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor.