'Ehil ellerde değil'

Trakya Doğal Kaynakları ve Enerji Derneği Başkanı Hüseyin Erkin, ''Isı yalıtımı uygulamaları yapılamadığında konutlarda yüzde 50'ye varan ısı kaybı oluşmaktadır'' dedi.

Hüseyin Erkin, yaptığı açıklamada, Türkiye'de tüketilen enerjinin yüzde 30'unun konutlarda ısınma amaçlı kullanıldığını, okul, hastane gibi kamu binaları ve ticari binalarda düşünüldüğünde bu oranın yüzde 50'ye yaklaştığını söyledi.

Türkiye'nin tüketilen enerjinin büyük miktarını ithalatla karşıladığını ifade eden Erkin, doğal gaz bağımlılığının giderek arttığını belirtti.

5 yıl önce çıkarılan Enerji Verimliliği Kanunu ve ilgili yönetmelikler yürürlüğe girmesine rağmen henüz uygulama disiplinin sağlanamadığından enerji tasarrufu uygulamalarının isteğe bağlı olduğunu ifade eden Erkin, şöyle konuştu: ''Gerek günlük yaşamda gerekse endüstriyel uygulamalarda enerji kültürü ve bilinci henüz oluşturulamamıştır. Isı yalıtımı uygulamaları yapılamadığında konutlarda yüzde 50'ye varan ısı kayıpları oluşmaktadır. Tüm konutlarda yalıtım yapılmış olsa her yıl bir Karakaya Barajı kadar enerji tasarrufumuz olacaktır. Bu açıdan çok önemli olan enerji verimliliği kanunu ve uygulamalarını başta ilgili kamu kurumları ve sivil toplum birimleri kamuoyuna çok iyi anlatmalıdır. Avrupa ve diğer gelişmiş ülkelerde olduğu gibi enerji verimliliği ve ısı yalıtımı uygulamalarını teşvik edici amaçla vergi kanununda yasal düzenleme acilen yapılmalıdır. Isı yalıtımı yapılmasıyla yakıt sarfiyatı, çevre kirliliği ve karbon salınımı azalacak, dolayısıyla büyük oranda da paramız dışarıya gitmemiş olacaktır.

Ülkemizde, enerji istatistiklerine göre konutlarda ısınma amaçlı enerji tüketimi 100-200 kilovatsaat/metrekare arasında değişmekte olup ortalama olarak 175 kilovatsaat/metrekare olarak kabul edilmiştir. Gelişmiş ülkelerde binaların ısıtma, soğutma, havalandırma amaçlı enerji talebinin yeni binalarda 100 kilovatsaat/metrekarenin altında olması şart koşulmaktadır. Bu oranın 50 kilovatsaat/metrekare değerine çekilmesi hedeflenmiştir. Kabul ettiğimiz AB standardı ve şartlarına göre 2020 yılına kadar ülkemizde de aynı oranların sağlanması zorunluluğu vardır.

2010'den beri yapılan yeni binalarda uygulama zorunluluğu olan enerji kimlik belgesi, eski binalarda da 2017'ye kadar tamamlanma zorunluluğu getirilmiştir. Bu belgelerde binanın enerji sınıfı ve ilgili bilgiler yer almakta olup bu kimlik belgesi olmayan binalar ve konutlar satılamaz, kiraya verilemez.''

''EDİRNE'DE ISI YALITIMI UYGULAMALARI EHİL ELLERDE DEĞİL''

Hüseyin Erkin, Edirne'de doğal gaz dönüşümü dolayısıyla hızla yaygınlaşan ısı yalıtımı uygulamalarının ehil olmayan kişilerce yapıldığını veya yaptırıldığını ileri sürdü.

Öncelikle eski binalarda var olan ısı kayıpları, hesapları ve tesisat projesinin incelenip Enerji Verimliliği Kanunu uyarınca ilgili yönetmelik olan Binalarda Enerji Performans Yönetmeliği esaslarına göre yapılacak ısı yalıtım projesi revize edilip yeniden düzenlenip enerji kimlik belgesi sınıfı tayin edilmesi gerektiğini ifade eden Erkin, şunları kaydetti: ''Bu işleminde yetkili ilgili mühendislik firmalarınca yapılması gerekmektedir. Diğer önemli bir husus da kullanılacak yalıtım malzemelerinin yönetmeliklere uygun özelliklerde olması (üretildiği malzeme, yoğunluğu, ısı iletim katsayısı) yanma sıcaklığının yüksek olması yanma gazlarının zehirli olmaması gibi vasıfların bakanlık tarafından tescilli olması aranmalıdır. Yalıtım işlemleri, mutlaka soğuk havalarda termal kamerayla durum tespiti yapılıp kontrol edilmelidir. Ne yazıktır ki bunların hiçbiri Edirne'de uygulanmamakta ve bazı binalar kullanılan yalıtım malzemeleriyle yangına hassas hale getirilmektedir. Belediye başkanlığı yalıtım yapılan bu binalara yasa ve yönetmelik uyarınca gereğini yapmalıdır. Ayrıca binaların mimari projesinden sorumlu olan mimarların izni ve bilgisi dışında fennine uygun olmadan yalıtım yapılarak bina kabuğunu değiştirmek doğru değildir. Bina kabuğu, ısı transferi aracılığıyla havadaki nemi de kontrol eden ve binanın estetiğini gösteren canlı bir mantodur.''