'Edirne'nin sahip çıkması gerekli'
Edirne Vali Yardımcısı Ayhan Özkan, kentin Avrupa Birliği Eşgüdüm Merkezine (ABEM) sahip çıkması gerektiğini bildirdi.
Edirne Vali Yardımcısı Ayhan Özkan, kentin Avrupa Birliği Eşgüdüm Merkezine (ABEM) sahip çıkması gerektiğini bildirdi.
Özkan, Anadolu Ajansı Edirne Bölge Müdürlüğünü ziyaret etti. Avrupa Birliği Bakanlığına bağlı birimlerden de sorumlu olan Özkan, ziyarette Türkiye'nin AB sürecinin kendisi açısından çağdaşlaşma süreci olduğunu ifade ederek, "Onların bize çok iyi, ılımlı bakmadığı yönündeki veriler elimizin altında ama önemli değil. Onlar bize olumlu bakmasalar da biz olaya çağdaşlaşma açısından bakıyoruz. Bu kapsamda, yaşam standartlarımızın yükseldiğini görüyoruz ama bu tür girişimler hep tepeden yürütülüyor. Başbakan, bakan düzeyinde... Ancak tabanda bir bilgi, bilinç, farkındalık düzeyi yok. Aslında orada kaybediyoruz. Avrupa Birliğine bağlı alt komisyonlarda, çalışma gruplarında hiçbir varlığımız yok" dedi.
Katıldığı değişik komisyon toplantılarında Türkiye'nin bu tür toplantılarda yer almadığını gördüğünü ifade eden Özkan, şöyle devam etti: "Balkan ve Karadeniz İşbirliği Komisyonu (KİK) var. Ben o komisyonun ikinci başkanıyım. İlk kez bir Türk orada ikinci başkan olmuş. Balkanlar'dan 8 ülke geliyor. Bir dahaki sene niye birinci başkan olmayayım- Maalesef, kurumsal bir alışkanlık yok. Ben şimdi tayin olsam, gitsem takibi yapılacak mı- Bireysel, isteklilik, cesaret, enerji sarf edilebilecek mi- Avrupa Birliği konusunda bir kurumsal kültür yok. Edirne büromuz, bunu yapmaya çalışıyor. Bilgi, bilinç ve farkındalık düzeyinin geliştirilmesine çalışıyor"
"ÇOK AYRI BİR YERİ VAR"
Edirne'deki ABEM bürosunun iyi çalıştığına dikkati çeken Özkan, şöyle devam etti: "Edirne'deki ABEM bürosu da 81 vilayet içerisinde çok ayrı bir yeri olan kuruluş. Bizim dışımızdaki valiliklerde, göstermelik olarak oluşturulan bürolardır. Ancak burada Avrupa Birliğinden parasal destek alan, Avrupa Birliği Türkiye delegasyonu tarafından parasal destek verilen bir kuruluş ve çok önemli görevler ifa ediyor. Aynı zamanda Bulgaristan-Türkiye Sınır Ötesi İşbirliğinde sivil toplum kuruluşu görevi yapıyoruz. Fakat, Edirne bunu çok iyi bilmiyor. Edirne'deki sivil toplum kuruluşları, belediye, üniversite bunu çok iyi değerlendirmiyor. Son Bulgaristan-Türkiye Sınır Ötesi İşbirliği Programına belediyeden, üniversiteden hiç proje gelmedi. Bunun yanında çok iyi çalışan kurumlar da var. Mesela Mili Eğitim Müdürlüğünden 22 proje, Uzunköprü Kaymakamlığından 17 proje geldi. Fakat bunlar kaymakamlık, mili eğitim müdürlüğünün inisiyatifiyle yürüyen çalışmalar. Bunlar Edirne halkı tarafından içselleştirilip, daha çok sivil toplum örgütleri tarafından bu girişimlerin yapılması gerekir. Bizler, görevini doldurup gidecek olan insanlarız. O nedenle Edirne halkının sahip çıkması lazım."
