Diplomatik kriz çıkacaktı
Dışişleri Bakanlığı Kırcali'de açılan sergiye üst düzeyde katılımı yasakladı.
Bulgarlar tarafından 1950 yılında el konulan ve Sofya Müftülüğünün tüm çabalarına rağmen geri alınamayan Medrese mahkemelik olmuştu.
Dün saat 18.30'da Kırcali Medresesinde açılışı yapılan "Hilye-i Şerifler Sergisi" diplomatik krize neden olacaktı. AB-Türkiye Kültürlerarası Diyalog- Müzeler Hibe Programı (ICD-MUSE) kapsamında Edirne Müze Müdürlüğü'nün, Kırcaali Tarih Müzesi ile ortaklaşa yürüttüğü "Arda Nehri'nin Aynasında Müzelerimiz" projesi çerçevesinde gerçekleşen sergi, Kırcaali Bölge Tarih Müzesinde açıldı..
Hilye-i Saadet veya Hilye-i Şerif, Peygamberimizin sıfatlarını anlatan manzum veya nesir halindeki yazılara, kitaplara ve tablolara verilen isim olarak biliniyor ve sergi bu isimle açıldı.
DİPLOMATİK KRİZE NEDEN OLACAK
Daha önce aynı proje kapsamında Edirne'de Devecihan Kültür Merkezi'nde "Rodoplar'dan 16-19. Yüzyıl İkonları" sergisini açılmıştı. Aynı projenin Bulgaristan ayağında ise, Bulgarlar 1950 yılında el koydukları Medrese'de serginin açılmasını istemişti. Bunun üzerine Sofya Başmüftüğü, konuyu Dışişleri Bakanlığına bildirerek, sergiye üst düzey yöneticilerin katılması halinde, Bulgarların tezinin kuvvetleneceğini ve sorun olacağını belirtti. Sofya Müftülüğünün yazısı üzerine ise Dışişleri Bakanlığı, sergiye üst düzey katılımın olmaması konusunda Edirne Valiliğini uyardı. Uyarıdan sonra Edirne Valiliği ve Belediye Başkanlığı sergi açılışına üst düzey katılım olmaması konusunda gerekli uyarılarını yaptı.
BAŞMÜFTÜLÜK NE DİYOR?
Medresenin Türklere ait olduğunu ancak 1950 yılında Bulgar Devleti tarafından el konulduğunu belirten müftülük yetkilileri, "Böyle bir sergide üst düzey temsil edilmek, buranın Bulgarlara ait olduğunu tescilidir. Gerekli girişimler yapılmıştır" dediler.
KIRCALİ'DE YAŞAYAN TÜRKLER TARAFINDAN ONARILMIŞTI
Kırcaali'nin en muhteşem yapılarından biri olan Medrese'nin arsası 1920 yılında bölge Müslüman encümenliği tarafından satın alınmış ve 1923 -1928 yılları arasında St. Petersburg'da Güzel sanatlar Akademisi profesörlerinden Rus mimar Pomerantsev'in projesi üzerine inşa edilmiştir. Medrese binası olarak planlanan bina Orta Asya Türk mimari tarzında olup, hiçbir zaman kuruluş amacına uygun kullanılamamıştır. Kırcaali Medresesi komünist idare ile birlikte Türklerin elinden tamamen alınarak müzeye çevrilmiştir. 1.300 metre kare sergi alanıyla Bulgaristan'ın en güzel müzelerinden birisidir.
Bulgaristan Türkleri kendi geçimlerini sağlamakta güçlük çektikleri yıllarda, lokmalarını ayırarak, çocuklarının eğitimi için alın teri ile inşa edilen Medrese gerçek maksadına uygun işlevini yapacağı günleri beklemektedir. Kırcaali halkı kimi para, kimi bedava çalışarak, en çok ise kurban derileri toplanarak bu medreseyi halk kendi imkânları ile bitirebilmişlerdir.
1939 - 1945 yılları arası binanın yarısı askeriye tarafından kiralanmış. 1947 yılında Müslüman encümenliği tarafından tapu çıkarılması istenmiş ancak devlet tarafından reddedilmiş. 1950 yılında devlet tarafından el konulmuş ve devlet malı tapusu çıkarılmış. Devlet Türk İlkokulu olarak devam etmiş. 1980 yılına kadar ilkokul olarak devam etmiş. 1980-1986 yılları yapılan büyük tamirden sonra Kırcaali Bölge Müzesi olarak şu ana kadar kullanılmaktadır. Medreseyi geri almak için Sofya Başmüftülüğü tarafından 1992 yılı Mali Bakanlığının reddinden sonra Yüksek Mahkemeye başvuruldu, ancak mahkeme başvuruyu reddetti. O zamandan bu yana medresenin geri verilmesi için bir gelişme yok.