'Dava lehime sonuçlandı'
İş adamı Mustafa Altunhan, 'Dava lehime sonuçlandı. Meydanı boş bulup kimse açıklama yapmasın' dedi.
653'ncü Tarihi Kırkpınar Ağası, işadamı ve Edirne Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Üyesi Mustafa Altunhan, dükkanın boşaltılmasına ait açılan tahliye davasının lehine sonuçlandığını açıkladı.
Tarihi Ciğerci Bahri Bey'de düzenlediği basın toplantısında Altunhan, “Arkadaşımız meydanı boş bulup bir basın açıklaması yapmış. Ben tatile gitmiştim. Tatili kısa kesip geri döndüm. Çabuk gelemeyeceğimi sandı ama yetiştim. Bu insan alışmış hep yalan söylemeye. Tüm yalanlarını ortaya çıkaracağım. Çamur atıp izi kalsın diye teşebbüs ettikçe ben de yılmayacağım, bıkmayacağım. Cevapları yapıştıracağım. Yüreği yetiyorsa benimle birlikte basının karşısına çıksın. Basının karşısında kimse yalan yanlış konuşamaz. Buna ne gerek duyuyor bilemiyorum. Yalan hastalığı var. Bana kül yutturamaz. O basın toplantısı yaparken bizim mahkeme sonuçlandı. Mahkeme beni haklı buldu. Ben haksız bir şey yapmam. Benim öyle bir şeye ihtiyacım yok. Hakikaten basit bir şey. Bunu bile kullanmaya çalışıyor. Baklavaya gelince, "Ben neden Gaziantep'ten getirttin niye Edirne esnafından almadın?" dedim. Ayrıca bu basın toplantısını Oda'da niye yapıyorsun? Bizim Oda ile sorunumuz yok ki? Ben meclis üyesiyim. Orada insanlara yapacağı ikramı dahi düşünüp o toplantıları bile Ticaret ve Sanayi Odası'nda yapıyor. Bizim aramızdaki mevzunun Oda ile alakası yok. Ya kendi mekanında yapsın gitsin kahvehanede yapsın. Niye her şeyde sen Oda'nın parasını harcıyorsun? Odamızın meclis üyelerinin kimsenin kravata, gömleğe, çantaya, baklavaya ihtiyacı yok. Benim gibi spor kulüplerine yardım et. Spor kulübü başkanlarına da isterseniz sorun. İki tane Edirnespor'a otobüs sponsorluğunu ben yapıyorum. O paraları baklavaya, çantaya, kravata, gömleğe harcayacağına git fakir çocuklara yardım et. Orada bir şey yapacaksan Oda'nın parasıyla ağalık yapma, kendi cebinden yap. Ben ağalık yapacağım zaman cebimden yapıyorum. Bastım parayı Kırkpınar Ağası oldum. Benim yalan yanlış söylediğim yok. Arkadaşımızın cebinde akrep olduğundan, basın mensuplarına ikram edeceği çayın pastanın parasını Oda'dan ödetmek için Oda'da toplantı yapıyor. Bu kadar ayıp bir şey var mı? Saraçlar Caddesi'nde Anıtlar Kurulu'ndan izin almadan yer yapmaya çalışıyorsun, kurul burasını mühürlüyor. Su boyuna villa yapıyorsun. Garibim orada bir kulübe yapsa gidip yıkarlar. Ne cesaretle koskocaman villa yapıyorsun? Benzinliğin yanında parseli ayırttırıyorsun Mc Donald'la anlaşıp kiraya veriyorsun. Bundan önceki belediye ile beraber yaptılar. Yaptığı her şey illegal. Arkasına, kalkmış arkasına odayı almaya, tam kadro almış yanına üç kişiyi, nerede bu kadro göreyim tam kadroyu.. Yanındaki insanların da onun ne yapacağından haberi yoktur. Lütfen adamsa net cevaplar versin. Üç tane yaptığı illegal işlin hesabını kamuoyuna versin. Sağır sultan bile biliyor ama niye bunu kimse gündeme getirmiyor? Anlamış değilim. Çok söylenecek şey var ama basına malzeme kalsın. Neden baklavayı Antep'ten aldın? Ben demiyorum neden baklava aldın? Neden Edirne esnafından almadın? Neden çantaları mantaları tüm alış veriş İstanbul'dan? Buradan alsa hesabı kolay. Uzakta olunca bir şeyin hesabı sorulmuyor. Tahliye davası sonuçlandı. Mahkeme bizi haklı gördü. Bir de yapı olarak oraya ihtiyacımız yok. Ama bu namus davası olmuştu. Bu dava için mahkeme de kararını verdi. Bizi kiracılıktan çıkartmak içindi dava, mahkeme de bizi kiracılıktan çıkarmaması için karar almış. Yüce Türk adaleti oldukça böyle yalancılar hiç bir zaman pirim yapamaz. Yüce Türk adaleti tecelli ettiği sürece hiç kimse yalanla peynir gemisini yürütemez. Söylediği her şey yalan. Tedavi merkezine gidip bu yalanlardan kurtulması lazım. Yüreği yetiyorsa basınla birlikte yemek yiyelim." dedi.
Haber Merkezi