'Çırak bulamıyoruz'

Bir zamanlar 400'e yakın ustasıyla Edirne'nin simge zanaatları arasında yer alan süpürgecilik, günümüzde 10 civarında usta ile ayakta kalmaya çalışıyor. Geleneksel el süpürgeleri, elektrikli süpürgelerin günlük yaşamın parçası haline gelmesiyle önemini yitirirken, Türkiye'nin süpürge üretim merkezi olarak bilinen Edirne'de meslek giderek kaybolma noktasına geldi.

'Çırak bulamıyoruz'
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Bir zamanlar 400’e yakın ustasıyla Edirne’nin simge zanaatları arasında yer alan süpürgecilik, günümüzde 10 civarında usta ile ayakta kalmaya çalışıyor.

Süpürge otu, hasat, temizleme, sarartma, boylama ve bağlama gibi zahmetli aşamalardan geçiyor. Ancak bu zahmetli süreç üreticiye yeterli kazanç sağlamadığı için mesleğin geleceği her geçen gün daha da tehlikeye giriyor.

Kültür ve Turizm Bakanlığı Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcısı ve 40 yıllık aynalı süpürge ustası Varol Kuzu, el sanatının teknolojiye yenik düştüğünü dile getirdi. Bugün süpürge yapımının çoğunlukla hediyelik minyatürlerle sürdüğünü belirten Kuzu, “Çırak bulmakta zorlanıyoruz. Gençler geleneksel el sanatlarına ilgi göstermiyor. Usta sayımız her geçen gün azalıyor.” dedi.

Kuzu, süpürge yapımının dört aşamada tamamlandığını şöyle anlattı:

“Önce süpürge otu boyutuna göre ayrılır. Ardından kesilir, bağlama tezgâhında sap ve alt kısmı hazırlanır. Ahşap mengenede sıkıştırıldıktan sonra yelpazelenerek süpürge haline getirilir. Son aşamada tuhafiye malzemeleriyle süslenerek hediyelik eşya olarak satışa sunulur.”

Geçmişte aynalı süpürgenin genç kızların çeyizlerinde mutlaka yer aldığını hatırlatan Kuzu, şu bilgileri paylaştı:

“Aynalı süpürge, kızın temiz ve hamarat olduğunu simgelerdi. Kapının önüne asıldığında o evde evlilik çağına gelmiş genç kız bulunduğu anlaşılırdı. Yani yalnızca temizlik aracı değil, kültürel bir anlam da taşırdı.”