'Başarı herkes tarafından hazmedilemez'
Edirne İli Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Aytın, 'Edirne Ziraat Odası Başkanımız Sayın Cengiz Yorulmaz'ın düve ithalatı projemiz ile ilgili yapmış olduğu hiçbir amacı bulunmayan basın açıklamasını kınıyorum.' Dedi.
Ziraat Odası Başkanı Cengiz Yorulmaz’ın açıklamalarına anlam veremediklerini belirten Edirne İli Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Aytın, “Herkes işini yapsın” dedi.
Yazılı bir açıklama yapan Aytın, “Edirne İli Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Yönetim Kurulu olarak göreve geldiğimiz günden bu yana üyelerimizin refah seviyelerini arttırmak, hayvancılıkta söz sahibi olabilmeleri ve Edirne hayvancılığını hak ettiği konuma getirebilmek için elimizden geleni yaptık ve yapmaya devam edeceğiz. Başta Edirne İli Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Hayvan Hastanesi olmak üzere Holstein Irkı Damızlık Gebe Düve İthalatı Projesi gerçekleştirdik. 2010 yılında hayvan ithalatı yapmaya karar verirken de işimiz kolay olmadı, bugün de kolay olmayacak, bunun farkındayız. Bizler EDSYB olarak yıkıcı değil yapıcı olmaya çalıştıkça, kurumlar arası çatışmalarda her zaman kaybedenin üyeler olacağının bilinci ile tüm kurumlar ile el ele, birlik beraberlik içinde geçinmeye çalıştıkça kişisel çıkarları doğrultusunda Birliğimize ve projelerimize saldıranlar olmaktadır ve olacaktır da… Sonuçta başarı herkes tarafından hazmedilemez. Bizim öncelikli hedefimiz Damızlık Birliği’nin bayrağının yukarılarda dalgalanmasıdır. Biz her zaman kişilerin değil, üyelerin birliği olduk. Bundan sonra da aynı düşünce ile çalışmalarımıza hız kesmeden devam edeceğiz. Görüyorum ki bu durumdan rahatsız olanlar var. Kusura bakmasınlar bizler üyelerimizin menfaatleri doğrultusunda çalışmalarımızı sürdürerek bu kişileri rahatsız etmeye devam edeceğiz.Edirne Ziraat Odası Başkanımız Sayın Cengiz Yorulmaz’ın düve ithalatı projemiz ile ilgili yapmış olduğu hiçbir amacı bulunmayan basın açıklamasını kınıyorum. Sayın Yorulmaz, yalnızca 2010-2014 yılları arasında ve sadece tek bir mezbahada ve sadece dişi hayvan olarak toplam 7885 baş hayvanın kesildiğini, 2013 yılında 167350 olan büyükbaş hayvan sayımızın şu an 155000 civarında olduğunu bilmekte midir? İlimizin aşılı şaptan ari bölge olması nedeni ile ilimizden Anadolu’ya sürekli damızlık gebe düve satışı olmaktadır ve bu da Damızlık Birliği olarak gerçek işimiz olan damızlık üretimini yaptığımız için olmaktadır. Yani kesilen hayvanların yanında bir o kadar da ilimizden damızlık düve çıkışı olmuştur. Birlik olarak üyelerimizin düvelerini pazarladığımız gibi Birlik dışı satışlarda da düzenlediğimiz damızlık belgeleri ile bunun takibini yapabilmekteyiz. Yetiştiricimiz zor durumda, hayvanını satarak çarkı döndürmeye çalışmakta, pe ki hayvanı olmayan ya da hayvan satmayan yetiştiricimiz ne yapsın, tarlasını mı satsın? O zaman Sayın Yorulmaz mutlu mu olacak, hayvanlar satılmıyor ama tarlalar satılıyor, kişiler damızlıklarını kendileri üretiyor ve toprakları azalıyor, aman ne güzel mi diyecek? Ayrıca yetiştiricilerimizi hayvanını kesime sevk edenlerin başında son günlerde ki canlı hayvan fiyatlarının artmasıdır. Bir düve damızlık olarak 5000-5500 liraya satılırken kasaplık olarak 6000 hatta ırkına göre 6500 lira etmektedir. Bu da yetiştirici için cazip bir fiyat haline gelmekte ve dişi hayvanlarını kesime sevk etmektedirler. Bu tabii ki onayladığımız istediğimiz bir durum değildir. Ancak Yorulmaz’ın bizim hayvan 4,5-5 bin lira ithal ettikleri 8-9 bin lira şeklinde ki açıklamasını da esefle kınıyorum. Çünkü üyemizden en az 5000 liraya alınan bu düvelerde nakliye, sigorta, seçim… vs. masraflar eklendiğinde satın alan kişiye en az ithal düvelerin bedeli kadar bir paraya denk gelmektedir. Biri alım, biri satım bedelidir, bu nedenledir ki sapla samanı karıştırmamasını öneriyorum.İşte bu nedenlerden dolayı özellikle anaç sığır sayımızın azalması nedeni ile 2010 yılında yarım kalan Simental Irkı Damızlık Gebe Düve Projemizi üyelerimizden gelen talep doğrultusunda tekrar başlattık. Simental ırkı olmasına karar verirken Birliğimize yapılan talepler doğrultusunda da hareket ettik. Birliğimize şahsen ya da telefonla damızlık düve talebinde bulunan her 3 kişiden biri Simental ırkı talep etmektedir. Bunda et fiyatlarının artmasının büyük payı vardır. Bizler üyelerimizi damızlık üretim denilince söz sahibi yapabilecek projelere imza atmayı hiçbir zaman utanç kaynağı olarak görmedik. Aksine her zaman gurur duyduk. 2010 yılında hayvan ithalatı yapma cesareti gösterebilecek tek Damızlık Birliği, Edirne İli Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği iken, o zaman tüm Damızlık Birlikleri hayvan ithalatına karşı iken, şu an en az 10 ilin Damızlık Birliği hayvan ithalatı yapmış ve bir o kadarı da yapmak için çalışmalara başlamış durumdadır. Biz de kendilerine yardımcı olmak için elimizden geleni yapacağız. Yeter ki amacımız yetiştiricimizi kalkındırmak olsun. Yetiştiricinin kazanacağı her platformda biz varız ve olacağız. Bundan sonra gerçekleştireceğimiz ilk projemiz de Edirne Ticaret Borsası ile ortaklaşa yapacağımız Damızlık Gebe Düve Çiftliği Projesidir. Bu projemiz ile de yeni kurulacak veya kapasitesini arttırmak isteyen işletmelerin ihtiyacı olan nitelikli damızlığı temin etmek ve bu sayede Birlik üyesi yetiştiricilerin gelir düzeyine ve damızlık sığır yetiştiriciliği sektörüne katkıda bulunmayı hedeflemekteyiz.Sayın Yorulmaz’a hatırlatmak isterim ki bu ülkede hayvan ithalatı hiçbir zaman kapanmadı, zengin büyük çiftçi 100 başın üzerinde olmak üzere istediği hayvanı istediği zaman getirdi. İthalat biz Birlikler sayesinde küçük çiftçiye ulaştı, Birlik olarak getirildiğinde en az 10 baş olmak üzere küçük çiftçiye izin verildi. Her şeyi geçtim, Sayın Yorulmaz bu talihsiz açıklamayı yaparken etrafına da mı bakmadı. Ziraat Odası Meclis Başkanı 2010 yılında ki projemizden 20 baş siyah alaca ithal hayvan aldı. Simental projemizden de 15 baş ithal hayvan alacak. İnsan önce bi Meclis Başkanı’na kendisine en yakın olan yol arkadaşına neden aldığını sorar, ondan sonra açıklama yapar. Her kurum kendi işini yaparsa bu ülkede tarım ve hayvancılık hak ettiği konumda olur. Şu an bizim ithal edeceğimiz simantal ırkı hayvan zaten yetiştiricimizin elinde yeterli sayıda yok, dışardan ithal edip, yetiştirip, üretip Edirne’ye bu ırkı kazandırmak ta bu projenin hedeflerinden biri. Sayın Yorulmaz bunu aynen dışardan getirip sattığı mısır, yonca tohumu gibi düşünebilir. Bunun yanında tohumluk dışında arpa, buğday, mısır, çeltik ithalatı yapılmıyor mu? Onu geçtim bu ülkede saman ithalatı bile yapılmıştır. Sayın Yorulmaz, bizim üyemize getireceğimiz ve belki de birkaç gence iş sahası oluşturacak ve en önemlisi de köylüyü köyde tutacak olan düvelerden önce tahıl ithalatı ile ilgilenirse daha iyi olacağı kanaatindeyim. 10 yıl öncesi ile bugünün buğday/mazot fiyatlarını incelemesini ve bu yönde çalışmalar yapmasını önermekteyim. Kendisi koltuğa oturduğu günden bu yana herhangi bir proje üretmiş midir? Örgüt olarak üyeleri adına bir çalışma yapmış mıdır? Bizler üyelerimizin çıkarları doğrultusunda her zaman elimizden geleni yaptık ve yapmaya da devam edeceğiz. Aynısını Sayın Yorulmaz’a da tavsiye ederim. Kişisel çıkarları doğrultusunda kurumları birbirine düşürmeyi amaç edinmiş tutumundan bir an önce vazgeçmesi, ilimiz hayvancılığının ve tarımının gelişmesi açısından tüm sivil toplum kuruluşlarıyla barış içinde geçinmesini temenni ederim. Biz Edirne İli Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği olarak hiç kimseye ya da kuruma savaş ilan etmedik, edecek te değiliz. Bulunduğumuz makamın hakkını verecek olgunluktayız. Kişisel problemlerimizi veya kırgınlıklarımızı bir kenara bırakır, bulunduğumuz makamın gerektirdiği her yerde kurum olarak yer alırız.” dedi.