Attila'nın Torunu, haritada olmayan ülkesi için yollarda
Transvilya'nın doğusunda, esasen Karpat Dağları'nın doğu tarafından yer alan bir ülke Sekelistan. Haritaya baktığımızda ne yeri belli, ne de adı var.
Transvilya'nın doğusunda, esasen Karpat Dağları'nın doğu tarafından yer alan bir ülke Sekelistan. Haritaya baktığımızda ne yeri belli, ne de adı var. Kendilerinin Hun savaşçılarının torunları olduğunu söyleyen, yaklaşık 700,000 civarında nüfusu olan bir ülke Sekelistan. "Biz Türklerle aynı soydanız." diyerek, yollara düşen Kimya Mühendisi Levente G.Borbely (42), hem Sekelistan'ı tanıtıyor hem de "Sakın Avrupa Birliği'ne girmeyin" diyor.
Levente G.Borbely, kendi inanışlarına göre Attila'nın 453'te ölümü ve devamında gelen Hun İmparatorluğu'nun çöküşü sonrasında Karpat Havzası'nda muhkem bir yere çekilen 3000 Hun savaşçısının torunları olduklarını söylüyor. Levente G.Borbely, 895'te Macarlar gelene dek burada varlıklarını devam ettirdiklerini ve ayrıca Orta Çağ'ın Macar vakayinamelerinin Sekellerin Attila'nın torunları olduklarını ve Macarlar geldiklerinde orada bulunduklarını kaydettiğini belirtiyor.
Eyleminin başlangıç noktası olan Kapıkule'den geçtiğimiz hafta giriş yapan Levente G.Borbely, gazetemizi ziyaret ederek yazı İşleri Müdürümüz Elif Davulcu ile görüştü.
Levente G.Borbely, "Eğer Türk kökenli iseniz, Avrupa Birliği'nde baskı göreceğinizi, mağdur olacağınızı ve ayrımcılığa uğrayacağını biliyor musunuz? Ve tabiki hiçbir kolektif hakka sahip olamayacağınızı da" diyerek, hem Türk kökenli vatandaşların Avrupa Birliği ülkelerde hor görüldüğünü iddia ediyor, hem de "Attila'nın torunlarıyız. Biz Macar değil Hun Türkleriyiz." diyerek ülkesi Sekelistan'ı tanıtmayı amaçlıyor.
Levente G.Borbely, yürüyüşüne, Kapıkule'den başlayarak, Moğolistan'da sonlandıracak.
Geçtiğimiz hafta Kapıkule'den ülkemize giriş yapan Levente G.Borbely, çok iyi Türkçe konuşuyor. Soğuk hava şartlarına rağmen, protestosuna devam edeceğini söyleyen G.Borbely, bugünlerde İstanbul'a ulaşmış olacak.
Dünya'da varlığı bilinmeyen Sekel Türkleri'nin Romanya'nın doğu kesimlerinde zor şartlar altında varlıklarını ve kimliklerini korumak için mücadele ettiklerini belirten Borbely, Sekelistan'ın daha önce Macaristan, daha sonra Romanya tarafından işgal edildiğini belirterek, "Sekel Türkleri, Büyük Avrupa Hun İmparatoru Atilla'nın ölümü (453) ve devamında gelen Hun İmparatorluğu'nun çöküşü sonrasında Karpat Havzası'nda güvenli bir yere çekilen 3 bin Hun savaşçısının torunlarıdır. Sekellerin 6 boyu, her boyun 4 kolu vardır. Birçoğunun adı Türkçe'dir. Bugün Romanya'da Karpat Havzası'nda yaşayan 500 bin Sekel Türkü var. Sekel Türkleri, Gagavuz Türkleri ve Macarlar, Hristiyan olmalarına rağmen Türk'tür. Kanımız Bir. Bugün Sekel Türkleri, Romanya içerisinde dışlanıyor. Ama Avrupa Birliği, Amerika, Rusya buna sesini çıkartmıyor, nedeni Türk olmaları. Eğer Türk kökenli iseniz Avrupa Birliği'nde baskı göreceğinizi, mağdur olacağınızı ve ayrımcılığa uğrayacağınızı bilmeniz gerekir. Hiçbir kolektif hakka sahip olamazsınız. Avrupa Birliği içerisinde yaklaşık 700 bin Sekel Türkü var. Bunların 500 bini Romanya'da, diğerleri Avusturya, Macaristan, Moldova, Ukrayna, Bulgaristan ve Rusya gibi ülkelerde yaşıyorlar. İnançlarına göre, Avrupa Hun İmparatoru Atilla'nın torunlarıdır. Bugün dünyada hala Göktürk Alfabesi yazısına benzer eski bir yazı kullanmakta olan tek insan topluluğudur." dedi.
"AVRUPA TÜRKLERE KÖTÜ MUAMELE YAPIYOR"
Levente G.Borbely, "Eğer Türk kökenli iseniz, Avrupa Birliğinde baskı göreceğinizi, mağdur olacağınızı ve ayrımcılığa uğrayacağını biliyor musunuz? Ve tabiki hiçbir kolektif hakka sahip olamayacağınızı da" diyerek şunları kaydetti: "Bu yürüyüşün amacı, Avrupalıların, dünyadaki bütün Türk topluluklarına mensup kardeşlerimize nasıl bir kötü muamele ettiklerini fark ettirmektir. Avrupa Birliği'nin dünyadaki en demokratik yer olduğunu iddia eden birçok ülkeyi kolayca yargılayan Avrupalı liderler, ister Müslüman isterse Hristiyan olsun Türklere, sırf Türk kökenli oldukları için baskı uygulamaktadır." dedi.
-SEKELLER'İN BUGÜNKÜ DURUMU-
Levente G.Borbely, Sekellerin son durumu ile ilgili olarak şunları kaydetti: "Sekelistan hâlâ Romanya'nın baskı altındadır. Halkı, insan haklan ihlallerine, ayrımcılığa, işkencelere maruz kalmakta ve kendi toprak ve milli kaynaklarından mahrum edilmektedir. Halihazırda, Sekellerin yalnızca bir grup olarak hakları gaspedilip kendi geleceklerini tayin etme haklarını kullanmaları engellenmekte, adları da resmi olarak tanınmamaktadır. Kendi, alfabelerini kullanmaları da engellenmektedir. Dahası, Sekellerin bu vahim durumu uluslararası camia tarafından bilinmemekte ve duyulmamaktadır.
Bütün olumsuzluklara karşın Sekellerin milli uyanışı devam etmektedir ve artık durdurulamayacak bir noktaya ulaşmıştır. Bu uyanış, 1990 yılında Genç Sekeller Forumu adı altında kurulan küçük ama dirayetli bir teşkilatın Macarların haddini bilmez ve faydasız yönlendirmelerine kulak asmamaları ile başlamıştır. Toplantılarda milli Macar sembolleri yerine Sekellerin sembollerini ilk kez kullanmaya başlayanlar bunlardır. Genç Sekeller, Göktürk Alfabesi ile bağlantı olan eski Sekel alfabesini yeniden canlandırdılar. Yerleşim yerlerinin girişlerine bu alfabe ile yazılmış resmi yazılar asarak Sekellerin hâlâ var olduklarını, farklı olduklarını ve köklerini bildiklerini ortaya koydular. Bu kuruluş artık faaliyet göstermese de 1990 yılında başlatmış oldukları girişim, 2003 yılında kurulan Milli Sekel Konseyi adlı başka bir kuruluş tarafından devam ettirilmektedir." dedi.
"SESİMİZİ DUYURMAK İSTİYORUZ"
Romanya'dan yola çıkan ve yürüyerek Moğolistan'a ulaşacak olan Levente Borbely,halkının sesini duyurmak istediğini söyledi. İhtiyaçlarını kendisi karşılayan Borbely,"1918 yılından beri vatanları Romanya işgali ve baskısı altındadır. Resmi olarak tanınmamaktadırlar. Hatta kendi yazılarını kullanmaları da engellenmektedir. Tüm bunlar görmezden gelinmekte ve hatta ortak olunmaktadır. Bu baskıya Batı Avrupa güçlerinin de katkısı olmaktadır. Bu yürüyüşümüzün amacı, dünyadaki bütün Türk topluluklarının, Avrupalıların Türklere nasıl muamele ettiklerini fark ettirmektir. Yolculuğumun başlangıç noktası Türkiye Kapıkule, bitiş noktası ise Moğolistan'dır. Bu yolculuğu, yürüyerek ve bazen de otostop çekerek tamamlamaya çalışacağım. Yapabileceğimin en fazlasını yapmaya çalışacağım. Her durağımda geçtiğim her yerde, en azından Sekeller'in durumunu anlatan bildiriler dağıtacağım." diyerek, yürüyüşünün zor şartlara rağmen devam edeceğini söyledi. Levente Borbely, ayakkabıları delindiği için yürüyüşüne terlik ile devam ediyor.