Sinek ekibi işbaşında
Marmara Üniversitesi ekibi Batınil hastalığı çalışması yapmak üzere şehrimize geldi. Ekip üyeleri, "Edirne'de şüpheli olgular var" dediler.
Marmara Üniversitesi ekibi Batınil hastalığı çalışması yapmak üzere şehrimize geldi. Ekip üyeleri, "Edirne'de şüpheli olgular var" dediler.
Marmara Üniversitesi'nden Prof. Dr. Ayşen Gargılı, Tekirdağ Namık kemal Üniversitesi'nden Doç. Dr. Sırrı Kar, Yrd. Doç. Dr. Nedim Yılmazer, İstanbul Üniversitesi'nden Dr. Kerem Öter'in yer aldığı ekip İlimizde sivrisinekler üzerine araştırma yapıyor.
"ŞÜPHELİ OLGULAR VAR"
Marmara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi'nden Prof. Dr. Ayşen Gargılı, 'Sağlık Bakanlığı'nın Batınil Hastalığı ile ilgili tarama araştırma çalışması için buradayız. Biz de araştırma gurubundayız. Marmara Bölgesi'nde bizim grubumuz araştırıyor. Aynı zamanda Ege Bölgesi'nde de farklı bir grup var onlarda orada araştırmalarını sürdürüyor. Özellikle geçen yıl Batınil olgularının çıkmış olduğu yerlere odaklandık. Edirne'den de şüpheli olgular var. Batınil Hastalığı Sivrisineklerle taşınan bulaştırılan bir hastalık. İnsanlarda da bu beyin zarı yangısına yol açıyor. Dolayısıyla epey sıkıntılı bir hastalık. Kliniksel olmadığım için ayrıntılı bilgi vermek istemem ama genelde beyini etkileyen bir hastalık olduğundan baş ağrısıyla başlıyor. Farklı tablolar durumları olan bir hastalık çok küçük yüzde olmakla birlikte ölümcül seyredebilen bir hastalık. Geçen yıl özellikle Sakarya bölgesinde 10-11 tane olgu vardı. Toplam olgu sayısı 16'ydı sanırım. Edirne'den de şüpheli olgular var. Dolayısıyla Sağlık Bakanlığı bu yıl bir tarama çalışması başlattı. Hangi bölgelerde risk nedir? Bizim ülkemizde hangi sivrisineklerde bu virüsü saptayabiliriz? Dolayısıyla yayılışını tahmin edebilmek için hangi bölgelerde bunun için önlem almak gerekir onunla ilgili bir çalışma başlattık. Haziran ayından bu yana Edirne'ye gelip sinek örnekleri topluyoruz. Sinek örnekleri daha sonra içlerinde virüs olup olmadığı inceleniyor, varsa hangi türlerde var, yaygınlığı nedir? Onlarla ilgili yürüttüğümüz bir çalışma.
Ağız aspiratörleri ve sinek tuzakları yardımıyla topluyoruz. Bizim ilgilendiğimiz sinekler sabah genelde çok erken saatte ve akşamüstü saatlerinde aktivite gösteren sinekler o nedenle akşamüstü sinek tuzaklarını kurup bırakıyoruz sabah da topluyoruz. Vatandaş, standart sivrisinek koruyucu uzaklaştırıcılar kullanılabilir. Sivrisinek işin kötü tarafı korunması çok kolay bir canlı değil. O nedenle biraz riskli. Kene gibi değil, keneden korunmak daha kolay, üzerinizde görmek daha kolay. Ama sivrisinekler çok kolay beslendiğinden hemen insanlar ısırılabiliyor sinekler tarafından, kovucularla korunabilir. Sivrisineğin aktif olduğu sezonu hedefledik özellikle. Kasım ayında çalışmayı bitireceğiz. Kasım ayından sonra sadece sivrisineklerle ilgili değil zaten bizim yürüttüğümüz işin ayağı sivrisineklerle ilgili. Aynı zamanda o bölgelerden insanlardan kan örnekleri de İl Sağlık Müdürlükleri tarafından toplanıyor. O kişilerde de kanında bu virüsle daha önce karşılayıp karşılaşmadığına dair antikor taraması yapılıyor. Tüm onların sonuçlarının hepsi kış başında ya da örnek toplama çalışmalarından sonra neticeleri alacağız. Canlı olarak sinekleri toplamak gerekiyor, taşıma kafeslerine koyup tür ayrımını yapıyoruz. Sinekler -80 derecede donduruluyor ve laboratuara ya canlı ya da dondurulmuş olarak ulaştırılıyor. Sineklerin daha yoğun nerelerde olduğuna dair ön çalışma yaptık. Söğütlük'te, çeltik ekili alanlarda hayvan ahırlarına, nehir kenarları civarında örnekler topluyoruz. 5 kişilik Marmara Bölgesi ekibi olarak çalışmalarımızı yürütüyoruz. Dünyada bilinen bir hastalık ama bize yakın ülkeler geçen yıl Yunanistan'daki salgından sonra Türkiye'de Ege Bölgesi'nde 6-7 tane olgu çıktı. Sonra olgu sayıları 15-16'ya yükseldi ve hemen bu çalışmanın yapılması bakanlık tarafından kararlaştırıldı. Türkiye'de ölüm olgusu hatırlamıyorum. Kontrol önlemlerini planlamak üzere çalışmalar yürütülüyor." dedi.
Marmara Üniversitesi'nden Prof. Dr. Ayşen Gargılı, Tekirdağ Namık kemal Üniversitesi'nden Doç. Dr. Sırrı Kar, Yrd. Doç. Dr. Nedim Yılmazer, İstanbul Üniversitesi'nden Dr. Kerem Öter'in yer aldığı ekip İlimizde sivrisinekler üzerine araştırma yapıyor.
"ŞÜPHELİ OLGULAR VAR"
Marmara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi'nden Prof. Dr. Ayşen Gargılı, 'Sağlık Bakanlığı'nın Batınil Hastalığı ile ilgili tarama araştırma çalışması için buradayız. Biz de araştırma gurubundayız. Marmara Bölgesi'nde bizim grubumuz araştırıyor. Aynı zamanda Ege Bölgesi'nde de farklı bir grup var onlarda orada araştırmalarını sürdürüyor. Özellikle geçen yıl Batınil olgularının çıkmış olduğu yerlere odaklandık. Edirne'den de şüpheli olgular var. Batınil Hastalığı Sivrisineklerle taşınan bulaştırılan bir hastalık. İnsanlarda da bu beyin zarı yangısına yol açıyor. Dolayısıyla epey sıkıntılı bir hastalık. Kliniksel olmadığım için ayrıntılı bilgi vermek istemem ama genelde beyini etkileyen bir hastalık olduğundan baş ağrısıyla başlıyor. Farklı tablolar durumları olan bir hastalık çok küçük yüzde olmakla birlikte ölümcül seyredebilen bir hastalık. Geçen yıl özellikle Sakarya bölgesinde 10-11 tane olgu vardı. Toplam olgu sayısı 16'ydı sanırım. Edirne'den de şüpheli olgular var. Dolayısıyla Sağlık Bakanlığı bu yıl bir tarama çalışması başlattı. Hangi bölgelerde risk nedir? Bizim ülkemizde hangi sivrisineklerde bu virüsü saptayabiliriz? Dolayısıyla yayılışını tahmin edebilmek için hangi bölgelerde bunun için önlem almak gerekir onunla ilgili bir çalışma başlattık. Haziran ayından bu yana Edirne'ye gelip sinek örnekleri topluyoruz. Sinek örnekleri daha sonra içlerinde virüs olup olmadığı inceleniyor, varsa hangi türlerde var, yaygınlığı nedir? Onlarla ilgili yürüttüğümüz bir çalışma.
Ağız aspiratörleri ve sinek tuzakları yardımıyla topluyoruz. Bizim ilgilendiğimiz sinekler sabah genelde çok erken saatte ve akşamüstü saatlerinde aktivite gösteren sinekler o nedenle akşamüstü sinek tuzaklarını kurup bırakıyoruz sabah da topluyoruz. Vatandaş, standart sivrisinek koruyucu uzaklaştırıcılar kullanılabilir. Sivrisinek işin kötü tarafı korunması çok kolay bir canlı değil. O nedenle biraz riskli. Kene gibi değil, keneden korunmak daha kolay, üzerinizde görmek daha kolay. Ama sivrisinekler çok kolay beslendiğinden hemen insanlar ısırılabiliyor sinekler tarafından, kovucularla korunabilir. Sivrisineğin aktif olduğu sezonu hedefledik özellikle. Kasım ayında çalışmayı bitireceğiz. Kasım ayından sonra sadece sivrisineklerle ilgili değil zaten bizim yürüttüğümüz işin ayağı sivrisineklerle ilgili. Aynı zamanda o bölgelerden insanlardan kan örnekleri de İl Sağlık Müdürlükleri tarafından toplanıyor. O kişilerde de kanında bu virüsle daha önce karşılayıp karşılaşmadığına dair antikor taraması yapılıyor. Tüm onların sonuçlarının hepsi kış başında ya da örnek toplama çalışmalarından sonra neticeleri alacağız. Canlı olarak sinekleri toplamak gerekiyor, taşıma kafeslerine koyup tür ayrımını yapıyoruz. Sinekler -80 derecede donduruluyor ve laboratuara ya canlı ya da dondurulmuş olarak ulaştırılıyor. Sineklerin daha yoğun nerelerde olduğuna dair ön çalışma yaptık. Söğütlük'te, çeltik ekili alanlarda hayvan ahırlarına, nehir kenarları civarında örnekler topluyoruz. 5 kişilik Marmara Bölgesi ekibi olarak çalışmalarımızı yürütüyoruz. Dünyada bilinen bir hastalık ama bize yakın ülkeler geçen yıl Yunanistan'daki salgından sonra Türkiye'de Ege Bölgesi'nde 6-7 tane olgu çıktı. Sonra olgu sayıları 15-16'ya yükseldi ve hemen bu çalışmanın yapılması bakanlık tarafından kararlaştırıldı. Türkiye'de ölüm olgusu hatırlamıyorum. Kontrol önlemlerini planlamak üzere çalışmalar yürütülüyor." dedi.