Kıspet ustalarının yüzü Kırkpınar'la güldü
660'ncı Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri'nin yapılacak olması pehlivanları olduğu kadar kıspet ustalarını da sevindirdi. Dualı çayırda güreşecek olan pehlivanların kıspetleri mesleğin son temsilcilerinden olan ustaların ellerinden çıkıyor.
Başta Kırkpınar olmak üzere Türkiye'nin çeşitli yerlerindeki er meydanlarında mücadele veren pehlivanlara kispet diken ustalar, Edirne'deki yerini aldı. Pehlivan kayıtlarının başlaması ile birlikte Mimar Sinan Spor Salonu önünde çadır kuran kıspet ustaları, gece gündüz demeden dikim ve işleme yapıyor.
Ustalarının ellerinde kültürel bir öğe olarak geleceğe taşınan ve pehlivan pantolonu olarak bilinen kispet el işçiliği ve ustalıkla işlenirken bu işin ustaları da azalıyor. Türkiye'nin sayılı kispet ustasından birisi olan Samsunlu Uğur Kesen, geleneksel, el yapımı kispet üretiminin devamı için mücadele veriyor.
Kıspet dikmeyi Bigalı İrfan Şahin ustadan öğrendiğini söyleyen Uğur Kesen, 20 yıldan beri bu geleneği yaşatmak için mücadele verdiklerini belirtti.
Uğur Usta 150 adetle başladığı kıspet dikiminde bin 500'e ulaştı
İlk başladığında 150 pehlivan için kıspet diktiğini aktaran Usta Kesen, pehlivan sayısı arttıkça bu sayının bin 500'e kadar çıktığını ve her yıl sayının artarak devam ettiğini ifade etti.
“Güreşlerin başlamasıyla işlerimiz hareketlenme başladı”
Kovid-19 salgını nedeniyle 1 yıl hiç iş yapamadıklarını söyleyen Uğur Kesen; “Bu yıl Kumluca güreşlerinin ardından salgın etkilerinin de azalmasıyla birlikte pehlivanlar güreşlerin devamının geleceğine inandı. Onlar çalışmalarını hızlandırınca bizim de işlerimizde hareketlilik başladı. O geçen 1 yılı bu şekilde telafi ettik. Geçen sene güreşler olmadığı için bu yıl ilgi güzel. Pehlivanların salgında kilolarında değişiklik olduğu ve ara verdikleri için yeni kıspet diktiren sayısı da fazla oldu. Şuan biz 7 kişilik ekiple çalışıyoruz. Bu çarkın dönmesi gerekiyor. 1 kıspet 2 günde dikiliyor ve tamamlanıyor. Ama ekip olarak çalışınca daha kısa sürede tamamlamış oluyoruz. Herkes bir işi yapınca toparlama ve bitirme süresi daha az oluyor. Erkek kardeşimle birlikte çalışıyoruz. Ona da öğretiyorum ki bu meslek ölmesin” ifadelerine yer verdi.
“Ağırlığı 2 kiloya kadar düşürdük”
Eskiden manda derisinden yapılan kispetlerin 8-10 kilo ağırlığında olduğunu ifade eden Kesen, günümüzde pehlivanların rahat etmesi için dana derisinden yaptıkları kispetlerin ağırlığını 2 kiloya kadar düşürdüklerini aktardı.
“Yağlı güreş geleneğinin bir parçası olan kıspeti işlemeye devam ediyoruz”
Yağlı güreşlerde pehlivanların giydiği işlenmiş deriden yapılan kispetler Samsunlu usta Özgür Öztürk Korkmaz tarafından el emeği ile işlenerek tüm Türkiye'ye pazarlanıyor. Salgının etkisinin azalması ve güreşlerin yeniden yapılmasından dolayı mutluluk duyduklarını belirten Korkmaz, 660 yıldır süregelen yağlı güreş geleneğinin bir parçası olan kıspeti işlemeye ve gelecek nesillere aktarmaya devam ettiklerini söyledi.
Güreşlerin yapılması işlerimizi hareketlendirdi
Kıspetin son varislerinden olduklarını aktaran Korkmaz; “Bu işi yapan sayılı kişilerden biriyiz. Yaklaşık 2007 yılından beri bu işi yapıyorum. Salgın nedeniyle geçen yıl boş geçti. Bu yıl ise güreşlerin yapılmasından dolayı mutluyuz. Bu işlerimize olumlu yansıdı. Burada kıspetlerimizi kısa sürede hazırlayıp güreşçilerimize teslim ediyoruz. Siparişlerimizi alıp işe koyuluyoruz. Kıspet bedene göre değiştiği için işleme süresi de ona göre değişiyor. 6-7 saatte işleyip teslim etmiş oluyoruz. Geçen yıl sezona iyi hazırlanmıştık. Fakat salgın tedbirleri kapsamında güreşler de yapılmadı. 1 yıl kıspet yapamadık. Bu sene de çok yoktu. Bir anda güreşlerin yapılmasına karar verildi. Bizim de işlerimiz arttı. Güreşçiler 1 yıldır kıspet giyemiyordu. Çocuklar büyüdü, bedenler değişti. Kıspet ihtiyacının artmasıyla biz de çalışmalarımızı hızlandırdık. Kimseyi mağdur etmemek için kıspetleri yetiştirmeye çalıştık. Hayırlısı olsun” şeklinde açıklamada bulundu.
“Hedefim kürsünün en başında olmak”
Kırkpınar'ın yapılmasından dolayı mutlu olduklarını ve güreş özlemlerinin son bulduğunu söyleyen Antalya'dan gelen Teşvik 2 boyu güreşçilerinden Kemal Arda Akbaşak; “Talihsiz bir kaza geçirdim. Bir süre toparlandıktan sonra güreşlere hazırlanmaya devam ettim. Geçen yıl salgından dolayı güreşler olmadı özlemimiz büyüktü. 2 aydır çok sıkı bir şekilde çalışma yaptım ve iyi hazırlandım. Heyecanlı ve mutluyum. Hedefim kürsünün en başında olmak. Teşvik 2 boyunda güreşiyorum. Zorlu ve sıkı çalışmalar sonucu buralara geldik. İnşallah buradan birinci olarak dönüp memleketime bu gururu yaşatmayı düşünüyorum. Burada kıspet ustaları vardı yeni kıspet diktirdik. Şimdi onu teslim aldık son hazırlıklarımızı yaptıktan sonra dualı çayıra çıkacağız” dedi.
“Pehlivanlar güreşmeyi bizler de kıspet yapmayı özledik”
Yırtık ve eskimeye yüz tutmuş kıspetleri tamir eden Celal Keleş; “Paçası yırtılan kıspetlerin o kısmını yama yaparak kapatıyoruz. Pehlivan güreşirken parmak falan girmesin diye orayı kapatmış oluyoruz. Yeni kıspet biraz maliyetli olduğu için eskisini tamir ettirenler de oluyor. İsimliği değiştiriyoruz. Eski ismi söküp yenisini yapıştırıyoruz. Biz kıspet ustaları olarak yağ kokusuna alışmış insanlarız. Yağ kokusunu hissettiğimiz zaman mutlu oluyoruz. Geçen yıl salgın nedeniyle güreşlerin yapılmamış olması herkesin özlemini arttırdı. Pehlivanlar güreşmeyi bizler de kıspet yapmayı özledik. Mutluyuz inşallah başarılı bir şekilde güreşler tamamlanır. Hayırlısı olsun” ifadelerine yer verdi.
Özlem Ceylan- Burcu Temel