İklim değişikliği toplu arı ölümlerini artırdı
Hacettepe Üniversitesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi, Arı ve Arı Ürünleri Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Aslı Özkırım, iklim değişikliğinin toplu arı ölümlerini artırdığını belirtti.
Özkırım, bir program kapsamında geldiği kentte arı sağlığı ve arıları sağlıklı tutmaya yönelik çalışmalar yaptıklarını söyledi.
Son yıllarda arıların sağlığını iklim değişikliğinin olumsuz yönde etkilediğini belirten Özkırım, 'Mevsimlerdeki bu dengesizlik arıları da çok zorluyor. Şunu da bilmek gerekir, arılar biz olmadan 100 milyon yıl öncesinden beri varlar ve buzul çağı geçirmiş canlılar. Arıların iklim değişikliğine uyum sağlayamaması gibi bir durum yok. Onlar gayet uyum sağlayabilirler.' dedi.
- 'Arıların meyve ağaçlarından alacağı nektar ve poleni donlarla kaybettik'
Özkırım, insanlığın arıların iklim değişikliğine uyum sağlama sürecini çeşitli faktörlerle etkilediğine dikkati çekti.
Sera gazları oluşturarak, çevre kirleticilerle, pestisitler, tarım ilaçları kullanarak ve yanlış arıcılık uygulamalarıyla arıların adaptasyon yeteneklerinin kısıtlandığını anlatan Özkırım, şunları kaydetti:
'Biz olmasak onlar doğada, zayıf olanlar ölür, sağ kalanlar iklim değişikliğine adapte olabilir. Bu yıl iklim değişikliği dengesizlikleri bizi üzdü. Bir bahar geldi zannetti arılar, üremeye çoğalmaya başladılar, polen toplamaya tarlaya çıktılar. Birden bire dolular yağmaya başladı, don olayı oldu ve arılarda toplu ölümler oldu.
Bu yıl tüketicilerimize üzülerek bildiriyorum ki yayladaki çiçekler hariç arıların meyve ağaçlarından alacağı nektar ve poleni donlarla kaybettik. İklim değişikliğindeki dengesizlik toplu arı ölümlerine sebep oldu. Bu yıl fazla arı ölümümüz var. Arıcılarımız kendini suçlamasın, don, yağmur ve eksi dereceler açılmış saçılmış, yazlıklarını çıkarmış arıların gafil avlanmalarına sebep oldu. Yaptığımız çalışmalara göre Türkiye'deki arı varlığının yüzde 50'den fazlasını bu kış sonunda kaybettik.'
- 'Arılar ani değişimlere alışkın değil'
Özkırım, arıların yaşamında iklim koşullarının rutin düzene göre hareket ettiğine değindi.
Arıların ilkbaharın başında yaşanan don olayları nedeniyle büyük zarar gördüğünü anlatan Özkırım, 'Çünkü arılar doğaya en kolay adapte olan canlılardır. Soğuk onları etkilemez keşke hep soğuk olsa ya da hep sıcak olsa. Arıların yaşadığı sorun ani değişimlerle ilgili, iklim değişikliği de bunu yapıyor. Arılar ani değişimlere alışkın değil. O yüzden arı varlığında büyük kaybımız var.' dedi.
Türkiye'nin arı varlığı açısından dünyada ikinci sırada yer aldığını aktaran Özkırım, iklim değişikliğinin etkilerini en aza indirmek için insanlığın kimyasallardan uzaklaşıp, doğal yaşama yönelmesi gerektiğini vurguladı.
- Amaç arı varlığı ve sağlığını korumak
Özkırım, bu yıl bal ve arı ürünlerinin daha zor bulunacağını ve kıymetleneceğini anlattı.
Öncelikli amacın arıların varlığını ve sağlığını korumak olduğunu söyleyen Özkırım, 'Çünkü bal yemezsek ölmeyiz ama arılar dünyadan yok olursa salatalık, domates, portakal, elma, ıspanak, marul yani tezgahta gördüğümüz her şey yok olur. Arıların döllenmesine yardımcı olduğu mera alanlarındaki çiçekler de bitkiler olmayacağı için inekler, koyunlar hayvancılığın beslenmesi dolayısıyla et ve süt ürünlerimizde de azalma olur. Arı bu kadar merkezde.' diye kaydetti.