Hem iş hem ev hayatı
Kadınlar hem iş, hem ev hayatında olmak istiyor
İş hayatında kadın-erkek eşitliğinin sağlanması dünya ekonomisine 28 trilyon katkı sağlıyor.
Türkiye'de kadın ve erkek arasındaki ücret eşitsizliği oranı %20. Ayrıca, anne olduktan sonra çalışma hayatına devam etmek isteyen kadın, çocuğuna bakmak üzere birisine ihtiyaç duyduğu için gelirinin %30'nun azalmasında göz yummak zorunda kalıyor. Türkiye verilerine bakıldığında ev işi yapan erkek yok ve istatistiklerde sıfır geçiyor. Evle ilgili işlerin yapılması sorumluluğu çalışsın çalışmasın kadınlardan bekleniyor. Tüm bunların kadınları yıldırmadığına dikkat çeken Gayrimenkulde Kadın Liderler Platformu Başkanı Av.Pınar Ersin Kollu, “Kadın erkeğe göre 5 kat daha fazla yük üstlenmiş durumda. Buna rağmen hem ev hem iş hayatında olmak isteyen kadınların oranı dünya genelinde % 41 iken, ülkemizde bu oran %53. Kadınlar bu yüke rağmen çalışma hayatında olmak istiyorlar, fedakarlık yapmayı göze alıyorlar” dedi.
Eğitim artıkça iş gücüne katılımın arttığını belirten Av.Pınar Ersin Kollu, “ Platformumuzun yaptırdığı Gayrimenkulde Kadın Araştırması'na katılan kadınlarımızın eğitim düzeyleri oldukça yüksek ve sektörde çalışıyor olmaktan %74 gibi çok yüksek bir memnuniyet oranı var. Ayrıca tespitlerimize göre sektörümüzdeki kadın çalışanlarda yüksek bir aidiyet duygusu var ve uzun soluklu çalışmayı istiyorlar. Platform olarak bunun üzerine gidilmesi ve istihdamın bu yönden ilerlemesini sağlamayı gayrimenkul sektörü için çok önemli buluyoruz. Bu amaçla halihazırda çalışmalarını sürdürdüğümüz ve kısa bir süre sonra başlatmayı hedeflediğimiz Mentorluk Programımız bulunuyor. Gayrimenkul sektöründeki kadınlarımızın %20'si kendi işlerini kurmayı arzu ediyor. Bu çok memnuniyet verici bir oran. Mentorluk Programımızla sektörümüzde kadın istihdamının arttırılmasına hedefliyoruz” dedi.
KADIN VE ERKEK NÜFUS SAYISINDAKİ DENGE İSTİHDAMA YANSIMIYOR…
2016 yılı TÜİK verilerine göre Türkiye'de nüfusun %49.8 kadın ve %50.2 erkek olmak üzere neredeyse eşit bir dağılıma sahip olduğunu ifade eden Neşecan Çekici şöyle devam ediyor: “Bu eşitlik ne yazık ki istihdama yansımıyor. Toplam istihdam %46 seviyelerinde ve bunun sadece %27.5'i kadınlardan oluşuyor, %65 ise erkek. Avrupa Birliği ülkelerinde ise kadın istihdam ortalaması %60 seviyelerinde. AB ülkeleri arasında en yüksek kadın istihdam oranı % 74 ile İsveç'te, en düşük ortalama ise %42,5 ile Yunanistan'da. Türkiye ortalaması % 27.5 ile bunun çok çok altında kalıyor”
Türkiye'de istihdamdaki kadınların sayısı 8 milyon 700 bin civarında ve bu sayının çok azı inşaat ve gayrimenkul sektöründe çalışıyor. İnşaat sektörü yoğun sahada olmayı ve teknik işleri gerektiriyor. Gayrimenkul faaliyetlerinde ise daha çok hizmet, tasarım ve benzeri alanlarda yer alıyor. Oranlara inildiğinde kadın istihdamı %1.2'lere kadar azalıyor. Yani 8 milyon kişinin içerisinde inşaatta çalışan yaklaşık 70 - 80 bin kadın var.
ARAŞTIRMAYA KATILAN KADINLARIN YÜZDE 85'İ LİSANS VE ÜZERİ EĞİTİMLİ…
Gayrimenkulde Kadın Araştırması, sektör kadınlarının genç bir profile sahip olduklarını, yüksek düzeyde eğitimli, sektörün pek çok disiplininde çalışan, üst düzey yönetim kademelerinde görev almaya hazır ve bunun için hazırlanmaya istekli objektiflik ilkesiyle yönetilmeyi talep ettiklerini ortaya koydu. Hazırlıkları yaklaşık bir yıl süren Gayrimenkulde Kadın Araştırması, ULI Türkiye (Urban Land Institute), GYODER (Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği) ve TMB'nin (Türkiye Müteahhitler Birliği) işbirliği ile hayata geçirildi.
Saha çalışması 27 Mart - 19 Nisan 2017 arasında gerçekleştirilen araştırmaya; İnşaat, Yatırımcı, Geliştirici, Danışmanlık ve Hizmet, Mimar ve Mühendislik, Gayrimenkul Yatırım Ortaklıkları ve Değerleme firmalarında çalışan 436 kadın, online anket yöntemi ile katıldı.
Gözde Kabasakal