Evlerini bisikletleriyle paylaşıyorlar

Evlerini bisiklet atölyesine çeviren Fidan Ailesi “bisiklet aşk ve sevgi gibi tutku dolu bir duygudur ve bisiklet bizim aile bireylerimizden birisi haline gelmiş durumdadır” açıklamasında bulundu.

“Evladımız gibi seviyoruz”

Çeşitli madalyalara sahip olan Edirne ARDABİS Bisiklet Grubu Dernek Kurucu Başkanı Mehmet Fidan ;”Bisikletle olan tanışıklığım bisiklete olan sevgim ilgim yaklaşık 5 -6 sene önce eçok eskiye dayanıyor fakat cesaretimi toplayamadım bisiklet etkinliklerine katılan vatandaşlara baktığımda zaman zaman acaba ben yapabilir miyim gibi çekincelerim oldu. Bu çekinceleri atlattıktan sonra bir EDOSK bir de ebis vardı. Ya ne var ikisine de giderim üye olurum dedim ve gidip başladım. ilk bisiklet etkinliğine EDOSK ile başladım. Belli bir süre sonra bisiklet kullanımı ile ilgili daha farklı şeyler yapabilmek adına EBİS'e yöneldim. EBİS'te yaklaşık 3-4 sene kadar bisiklet sürdüm. Üyesi oldum. Aktif olmayı sevdiğim için neredeyse EBİS'te %80 e yakın aktiviteleri yapar duruma geldim. EBİS'te de çeşitli yurt dışı bisiklet turlarına da katıldım. Daha sonra EBİS'ten istifa ettim. Ancak bisiklet kullanmak ve bir bisiklet gurubunun içinde olmak istiyordum. Ben kendimi daha fazla aktifleştirmek için ve kendimi sığıntı gibi hissetmemek için 19 Şubat 2017 de EBİDOST bisiklet topluluğumuz oluştu. Orası da çok güzeldi fakat bu da beni tatmin etmedi. Tabi ki herkeste bir vefa beklentisi vardır. Biraz beklemede kaldım. Daha sonrasında düşündüm taşındım bir gurup kursam nasıl olur diye düşündüm ve ARDABİS bisiklet gurubunu kurdum."açıklamasını yaptı.

NEDEN ARDABİS?

Gurubun adının neden ardabis olduğunu da açıklayan Mehmet Fidan; “Arda Nehri Edirne'yi temsil ettiği için ARDABİS grubu olarak kurmaya karar verdik. 29 Ekim 2017 de Logosunu ismini tamamladık. Resmi olmayan üyelerimiz ile grubumuzu oluşturduk. Atatürk'ü anma adına 10 kasım 2017 de ilk etkinliğimizi gerçekleştirdik. Daha sonra dernekleşme çalışmalarımız başladı. Ve 14 Şubat 2018'de ARDABİS olarak dernekleştik. Formalarımızı yaptırdık. Daha önce belirlediğim yurtdışı parkurumuz vardı. Bu arada şuanda yaptığımız etkinliğe slogan bulmam gerekiyordu. Ben de üç gün, 3 ülke Türkiye-Bulgaristan-Yunanistan, 3 kapı Hamzabeyli-Ormaniya(Kapıkule)- Pazarkule, 3 nehir tunca-Meriç ve Arda. Bu parkur tabi ki Topalovgrad, Harmanlı , Harmanlıdan Svilingrad, Svilingrad'dan Pazarkule, Pazarkule'den giriş şeklinde organize etmiştik. Bu süreç içerisinde yoğun bir talep ile karşılaştık. Şuanda Türkiye'nin yaklaşık 10 ilinden Toplam 35 katılımcımız var. Katılımcı var. Bisiklet turumuzu katılım yoğunluğundan dolayı iki tur halinde yapıyoruz. 21-22-23 Nisan ve 28-29-30 Nisan olmak üzere ikiye ayırmak zorunda kaldık. Bütün hazırlıklarımızı tamamladık. Gelecek olan misafirlerimizin konaklayacağı yerler ayarlandı. 21 Nisan Cumartesi sabahı saat 06.00'da Margi Otel otoparkında toplanıp saat 07.00'de yola çıkacağız."diye konuştu.

“Dönüşte misafirlerimize Edirne'ye özgü tatları ikram edeceğiz."

23 Nisan Pazartesi bisiklet etkinliğimizin dönüşünde de Edirne'ye özgü yiyeceklerden birincisi ciğer ve ikinci olarak da şekerlemeleri misafirlerimize sunacağız. Tur dönüşünde Lalezar Restaurant'da misafirlerimizle birlikte öğlen yemeği düzenleyip turumuza dair değerlendirmeleri konuşacağız. Daha sonrasında Sarayiçi, Yıkık Edirne Sarayı, Lozan Anıtı, Şehitlik Ve Tarihi Yerleri misafirlerimize gezdirerek turumuzun başladığı noktaya geri dönüp etkinliğimizi sonlandıracağız. ARDABİS olarak biz bu etkinliğin birincisini düzenliyoruz. İnşallah her yıl belirli zamanlarda yaparak geleneksel hale getirmeyi hedefliyoruz. Her gurup kendine göre turlar düzenliyor. Bisiklet turumuzda tunca, meriç ve arda boyunda mola vermeyi düşünüyoruz. Ve Pazarkule'den girişimizi yapacağız.

Turumuza Edirne, Kırklareli-vize, Tekirdağ, İstanbul, Kocaeli, Ankara, Muğla-Bodrum, İzmir ve Çanakkale Biga'dan gelen 35 pedal sever eşlik edecek.

Ardabis Yönetim Kurulu Üyesi Zeliha Fidan da eşinin en büyük destekçisi olduğunu bundan sonrada yanında olmaya devam edeceğinin altını çizerek şöyle devam etti; “ Ben eşimi bisiklet etkinliklerinde her zaman sonuna kadar destekliyorum. Aynı zamanda bir bayan olarak da tüm bayanların bisiklete yönelmelerini onların da bisikletle doğa sevgisini yaşayarak tatbik etmelerini bekliyorum. Ne kadar çok aileler eşler katılırsa bu işin çok daha keyifli ve daha iyi yerlere gelebileceğini düşünüyorum. Bu tur çalışmaları sırasında elimizden gelen bütün çalışmaları yaptık. Formaların hazırlanmasında ve ufak tefek rütuşlarda eşime hep destek oldum. Ve tur sırasında da araç desteğini sağlayacağım. Bir süpürge aracımız olacak. Tur sırasında acil bir durum söz konusunda müdahale edilebilmesi için süpürge aracı şarttı. Tur sırasındaki sularımız içeceklerimiz arabayla taşınıyor. Yolda herhangi bir sorunu olan olursa ara ara araca binmesi bisikletlerin taşınması bu araç ile yapılacak. Daha önce de eşimle birlikte birçok tura katıldım. Çok keyif verici bir duygu. Tabi ki trafik içinde yoğun olduğu zamanlarda bisiklet sürmek biraz zor. Trafikte diğer araç sürücülerinin bizi de birer araç olarak kabullenerek bizi öyle görmelerini istiyoruz. Çünkü bisikletli yolda giderken diğer araçlar gibi yolda giderken aniden frene basmak aniden durmak gibi bir şansı yok. Her an iki tekerlek üzerine düşüp yaralanabiliriz. Bizim otomobil gibi koruyucu bir penceremiz kapımız yok. Bu yüzden sürücülerin aynalarına bakarak bisiklet veya motosiklet sürücülerine biraz daha anlayışlı yaklaşmalarını bekliyoruz. Bisiklet tutkusu pek çok çocuk gibi bizde çocukluğumuzda bisiklet sürdük. Fakat belli bir yaştan sonra iş hayatı eğitim hayatı derken bisikleti arka plana ittik. Özellikle kadınlar bisiklet sürmek erkek işidir diyerek daha fazla uzaklaşıyorlar. İş hayatına girince bisiklet unutuluyor. Artık bisiklet çocuklarına aldıkları bir oyuncak haline geliyor. Babalar biniyor ama anneler sadece çocuklarının oyuncağı gibi görüp kendilerindeki o tutkuyu bitiriyorlar. Bunda belki de toplumun bisikleti hep erkekler kullanır gibi görmesi de var. Çocukken binilen bir araç büyüyünce genç kızların kadınların binmesine gerek olmayan bir araç gibi görülmeye başlanıyor. Ayrıca insanlar, Kocaman kadın bisiklete mi binermiş gibi söylentiler çok yaygın durumda olduğu için bisikletten soyutlanıyorlar” dedi.

Fidan ailesi, evinde yaptığımız röportaj sonrasında tura katılacak bisikletçi arkadaşları için hazırlatmış oldukları bayraklardan gazetemiz muhabiri Özlem Ceylan'a hediye etti.

Özlem Ceylan