Edirne'yi çok sevdi

Dünyaca Tanınan Barış Elçisi ve Çevre Gönüllüsü Yuji Miyata 21 Eylül 2012 BM Dünya Barış Günü kutlamaları için Edirne'ye döndü

TAKİP ET
Ülkeden ülkeye yürüyen ve gittiği yerlere ağaç dikerek Dünya Barışı ve Doğanın Korunması yönünde mesaj vermeyi amaç edinen Barış elçisi ve Çevre Gönüllüsü 29 yaşındaki Japon vatandaşı Yuji Miyata, Çin'den Londra'ya uzanan 5 yıllık yürüyüşünün ardından 21 Eylül 2012 Cuma günü Edirne Belediye Başkanlığı ve Edirne Valiliği'nin de katkılarıyla Dünya Barış Günü kutlamalarını gerçekleştirmek üzere Edirne'ye döndü.

Yuji Miyata 2007'den bu yana Çin'den Londra'ya yürümüş ve Londra Olimpiyatları açılışı olan 27 Temmuz 2012 tarihinde Londra Olimpik stadında bu yürüyüşünü tamamlamıştır. 5 yıllık Çin-Londra yürüyüşü boyunca 12,500 km yol kat etmiş ve tam 17 ülkede (Çin, Kore, Japonya, Tayvan, Vietnam, Kamboçya, Tayland, Suriye, Türkiye, Bulgaristan, Sırbistan, Hırvatistan, Slovenya, İtalya, İsviçre, Fransa, İngiltere) 3050 ağaç dikmiş, 500'ün üzerinde okul ziyaret ederek Barış mesajları vermiş ve 200 yetimhaneye yardımda bulunmuştur.

Miyata henüz 6 yaşındayken, Ozon deliği hakkında haberleri izlerken doğaya ilgi duymaya başladı ve doğum yeri olan Japonya'da konuyla ilgili daha fazla bilgi sahibi olmak için üniversite eğitimi aldı. Daha sonra eğitimine Güney Kore'de devam etti. Birçok farklı ülkede bulunan Miyata, yaşadığımız eşsiz evrene gereken değerin verilmemesi nedeniyle birçok insanın mağdur olduğunu görür ve kendisi için çok değerli birçok insanı kaybetmesinin de hayatını dünya barışına adama kararını vermesinde önemli bir yeri olmuştur.

2007'nin Aralık ayında Birleşmiş Milletler Barış Elçisi /Yürüyüşçü ve 20 yılı aşkın bir süredir ülkeden ülkeye yürümüş ve 11 milyon ağaç dikmiş Paul Coleman'ın Çin'deki Yeşil Olimpik yürüyüş hareketine katıldı ancak buradaki eylem gerçekleştirilemedi. Bu durum Yuji'nin Çin'den Londra'ya yapacağı yürüyüşün kıvılcımı oldu..

Miyata sözlerine şöyle devam etti: " Dünya her gün birçok yıkıma tanıklık etmektedir. Küresel ısınma, iklim değişimi, savaşlar... Londra Olimpiyatlarına varışımın ardından, Barış mesajını verebileceğim en doğru yerin neresi olabileceğini düşünüp durdum. Bu yıl en üzücü ve zor günler Suriye'de yaşandı. Buraya en yakın ülkelerden biri Türkiye'ydi ve Türkiye bu zor zamanlarda Suriyelilere yardım etti. Ayrıca Türkiye Asya ve Avrupa'nın ortasında Afrika'ya yakın konumuyla tüm kültürlerin merkezidir. Bu nedenle mesajımı Türkiye'nin Avrupa'ya açılan kapısı olan Edirne'den yaymanın en doğrusu olacağını düşündüm. Tüm gücümle haykırıyorum!!! Geleceğimiz ve geleceğin umudu "Çocuklarımız" için, onlara daha iyi, tüm canlıların huzur ve mutluluk içinde yaşayabileceği bir evren yaratabilmek için bir şeyler yapma zamanıdır!!

Barış sadece insanlar arasında değil insanla doğa arasında da mevcuttur. Öyleyse tüm ülke, tüm nesiller tüm dinler, tüm insanlık çapında, insanlara, hayvanlara, ağaçlara, doğada yaşayan her şey için yardım etme zamanıdır..

Barışa dair gerçek anlamda bir mesaj vermek ve insanları herkesin küçük de olsa bir şeyler yapabileceği konusunda teşvik etmek ve cesaretlendirmek, bu küçük ama etkili eylemlerin daha güzel ve huzurlu bir dünya yaratabileceğini göstermek için ve en önemlisi Barış için yürümeye ve eylemlerimi sürdürmeye karar verdim. Halen insanlık anlayışının var olduğuna, hepimizin birer kalbi olduğuna ve tüm canlıları sevebileceğimize dair inancım var.. İnanıyorum ki hepimiz içimizde birer güç taşıyoruz; insanlığın gücü, sorunları çözme gücü, iyiliği ve nezaketi yayma gücü.. Ve yine inanıyorum ki "toprak ana" dediğimiz hepimize üzerinde bir yaşam veren bu yerde birlikte yaşayabiliriz.. Tıpkı bir aile gibi.. Gelin birleşelim ve tüm gücümüzü barış dolu bir dünya için sarf edelim.."

Bakmadan Geçme