'Doğaseverlerin Saros Mücadelesi'
Trakya'nın hatta Dünya'nın en önemli körfezlerinden biri olanSaros Körfezi'ne yapılması planlanan 'Saros FSRU Gemi İskelesi' projesine karşı olduklarını göstermek için EDOSK öncülüğünde bir araya gelen çevrecileritiraz dilekçelerini Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'ne ilettiler.
Edirne Doğa Sporları Kulübü (EDOSK) Derneği üyesi doğaseverler, Çevre ve Şehircilik Edirne İl Müdürlüğü'nün duyurusu ile ÇED başvuru dosyasının uygun bulunduğu ilan edilmesinin ardından;Sazlıdere ve Gökçetepe köylerinde yapılması planlanan Saros FSRU gemi iskelesi projesinin bölgeyi olumsuz yönde etkileyeceğini belirterek itiraz dilekçesi verdi.
Saros'un geleceği vedoğallığının korunması adına bir araya gelen doğaseverler; bireysel olarak hazırladıkları itiraz dilekçelerini, dernek adına hazırlanan kurumsal itiraz dilekçesi ile birlikte Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na iletilmek üzere ve Şehircilik Edirne İl Müdürlüğü'ne verdi. Çevreciler, toplamda 17 dilekçeyi teslim ederek;ÇED sürecinin iptal edilmesini istediler.
Dilekçelerin teslim edilmesinin ardından açıklama yapan EDOSK Yönetim Kurulu Başkanı Orkun Akman, yüzlerce canlı çeşitliliğine sahip olan ve özel bir ekolojiye sahip olan Saros'un artık rahat bırakılması gerektiğini dile getirdi.
‘Saros'a gözümüz gibi bakmalıyız'
Sürekli Saros Körfezini olumsuz etkileyecek projelerle, körfeze zarar verilmeye çalışıldığını savunan Akman, “Saros Körfezi sadece Edirne'nin, Trakya'nın hatta Türkiye'nin değil, dünyanın sayılı körfezlerinden biri konumunda. Edirne, böylesine doğal bir değere sahip olduğu için oldukça şanslı bir il ancak, körfez ne yazık ki hem karadan hem de denizden tahrip ediliyor ve tahrip edilmeye de devam edilmek isteniyor. Körfezin Edirne kıyıları yaz döneminde 500 binden fazla tatilciyi ağırlayarak başta Trakya ve İstanbul olmak üzere Türkiye'nin çeşitli bölgelerinin deniz ve tatil ihtiyacını karşılayan bir bölge. Dolayısıyla bu kadar insanın tatil yaptığı, stres attığı, eğlendiği bir noktaya yetkililerin, halkın ve en çok da körfezi kullanan tatilcilerin gözü gibi bakması gerekirken; körfez, doğaya ve çevreye zarar veren birçok projenin hedefi haline geliyor” şeklinde konuştu.
“Kimsenin,Saros'daki doğal yaşamı bozmaya hakkı yok”
Saros Körfezi'nin üzerinde doğallığını bozacak ve tahrip edecek projelerin sürekli yinelendiğini belirten Akman, “Tatilciler körfezi belki yılın sadece 2 ayında ziyaret ediyor olabilir ancak bu bölgede yılın 365 günü süren canlı yaşamı var. Trol ve gırgırla balık avcılığı nedeniyle körfezi terk eden balıklar, avcıların çekilmesiyle birlikte geri gelmeye başladı. Deniz popülasyonundaki artış sevindirici bir gelişme ancak körfezin bir de karada süren canlı yaşamı var. Buradaki hayvanlar ve bitkiler tüm yıl boyunca körfez ve çevresinde. Bir de başta tarım olmak üzere balıkçılıkla, arıcılıkla, hayvancılıkla ve turizmle geçinen körfez halkı var. Hiçbir kurumun, şirketin ya da şahsi kişinin buradaki doğal yaşamı bozmaya hakkı yok” dedi.
‘Saros'dan uzak durun”
Akman, bölgede uygulanmak istenen projenin ekonomik bir proje olduğunu ve bölgeye yapılan bir yatırım olmadığını iddia etti.
Saros'un verimliliğinin hem bölgeye hemde ülkeye hizmet ettiğini ifade eden Akman, “Bu tür projelerin en büyük kalkanı istihdam ve ekonomidir ancak şu iyi bilinmelidir ki bu ve benzeri projeler bölgeye yatırım gibi gözükse de bölgenin tarımını, turizmini, hayvancılığını, balıkçılığını bitirme noktasına getirecek. Dolayısıyla ekonomisini etkileyecek. Eğer bölgeye ekonomik yatırım yapılmak isteniyorsa bu ve benzeri projelere izin verilmesin, körfezden ellerini çeksinler yeter. Çünkü bölgedeki verimlilik sadece bölge halkına değil tüm ülkeye hizmet veriyor” diye konuştu.
“Cennetin kıymeti bilinmiyor”
Hem Atatürkçü Düşünce Derneği adına hem de kendi adına dilekçe vermeye geldiğini belirten Yönetim Kurulu Yazmanı Şengün Yıldız, herkesin Saros'u korumak için bir şeyler yapması gerektiğini söyleyerek;“Hem kişisel hem de dernek olarak çevreye karşı olumsuz biçimde yapılan tüm müdahalelere biz de karşıyız. Bugün de Saros'da yapılacak iskele için dilekçemizi verdik. Türkiye'miz bir cennet ama kıymeti bilinmiyor. Yabancı ülkelerin vatandaşlarının gelip istediği gibi konakladığı tatil yaptığı bir beldede biz bunu bir taraftan öldürüyoruz. Bu da hem turizm hem de doğa açısından çok üzücü bir tablo sergiliyor” dedi.
Saros Körfezi'nin en bakir noktalarından biri olan Sazlıdere ve Gökçetepe mevkiine yapılmasıplanlanan gemi iskelesi projesine karşı olan doğaseverler, Çevre ve Şehircilik Edirne İl Müdürlüğü'ne toplam 17 adet itiraz dilekçesi teslim ettiler.
İpek Deniz