'Artık öldürülmek istemiyoruz'
Edirne Tabip Odası üyeleri, Sultan 1.Murat Devlet Hastanesi önünde bir araya gelerek, Harran Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Çocuk Acil Servisi'nde görevli Dr. Bahattin Ahmet Yalçın'ın hasta yakını tarafından darp edilmesini kınadı. Tanrıkulu, 'Hiç tanımadığımız ve sağlıkları için mücadele ettiğimiz insanlar tarafından öldürülüyoruz. Artık öldürülmek istemiyoruz' dedi.
Edirne Devlet Hastanesi bahçesinde toplanan grup adına basın açıklamasını okuyan Tabip Odası onur kurulu üyesi Ertuğrul Tanrıkulu, bu tür şiddet olaylarını nefretle kınadıklarını ve artık öldürülmek istenmediklerini vurguladı.
Tanrıkulu, Türk Tabipler Birliği olarak 81 ilde aynı saatte hastanelerin önünde ortak basın açıklamasını okuduklarını söyledi.
“Sağlıkta şiddet son bulsun”
Yine bir şiddet olayı ve yine devlet hastanesi önü bir avuç hekim arkadaşıyla sağlıkta şiddetin nasıl içlerine işlediğini, nasıl zarar verdiğini anlatmak için toplandıklarını dile getiren Tanrıkulu; “ 17 Temmuz günü Şanlıurfa'da Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Çocuk Acil Servisi'nde görevli olan meslektaşımız Dr. Bahattin Ahmet Yalçın, bir hasta yakını tarafından başına sert bir cisim vurularak darp edildi. Türk Tabipler Birliği, uzun yıllardır sağlıkta yaşanan şiddetin nedenleri, şiddete karşı alınacak önlemler konusunda kamuoyunu bilgilendirmekte, yöneticileri şiddeti durdurmak için sorumluluk almaya davet etmektedir. Gelinen aşamada sağlıkta şiddet saplık hizmetinin sunumunun hemen tüm aşamalarında yaygın ve ciddi bir sorun haline dönüşmüştür. Sağlık kuruluşlarında her gün ortalama 30 şiddet vakası yaşanmaktadır. Özellikle acil servisler şiddetin kol gezdiği, sağlık çalışanlarının kendilerini emniyette hissedemedikleri, sağlık hizmetini güvenli ortamlarda veremedikleri yerler haline gelmiştir” dedi.
Tabip Odası onur kurulu üyesi Tanrıkulu, Bu sorunun bir yandan hekimlerin ve sağlık çalışanlarının can güvenliğini tehdit ederken aynı zamanda sağlık hizmeti sunumunu da engeller hale dönüştüğünü, bu durumun sürdürülebilir, kabul edilebilir, katlanılabilir olmadığının altını çizdi.
“Toplumsal etkenler giderilmeli!”
Sağlıkta şiddetin toplumsal etkenlerinin olduğunu ve bunların giderilmediği sürece sağlık kuruluşlarının tam olarak güvenli ve huzurlu yerler haline getirmenin olanaksız olduğunu ifade eden Tanrıkulu; “ Kuşkusuz, her yıl nüfusumuzdan fazla sayıda acil servis başvurusu olmasının ve bu kışkırtılmış acil sağlık talebinin eldeki hizmet olanaklarıyla tam olarak karşılanamamasının, yurttaşların sağlık hizmet beklentisinin yapay biçimde yükseltilmesinin gelinen tabloda katkısı büyüktür. Ancak açık olarak görülen bir başka gerçek, kamu idaresinin sağlık kuruluşlarını ve sağlık çalışanlarının güvenliğini sağlamak için alması gereken özel önlemleri de almadığı veya bunların yetersiz kaldığıdır” dedi.
Tanrıkulu, Türk Tabipleri Birliği'nin defalarca dile getirdiği sağlıkta şiddeti önleme yasasının bir an önce çıkarılarak şiddet uygulayanlara hapis cezasının yasalaşmasını bir kez daha talep ettiklerini dile getirdi.
Sağlık kuruluşlarında meslektaşlarımızın güvenliğinin sağlanması için caydırıcı ve önleyici gerçekçi önlemlerin ivedilikle hayata geçirilmesi gerektiğini söyledi.
Tanrıkulu şiddet olayını kınadıklarını ve hangi hekim arkadaşının başına gelirse burada olacaklarını dile getirerek sözlerine son verdi.
Özlem Ceylan