Adli yıl açılışına virüs nedeniyle sınırlı sayıda katılımla tören
Kovid-19 salgın sürecinin devam etmesi nedeniyle adli yıl açılış töreni sınırlı sayıda katılımcıyla gerçekleştirildi. Atatürk Anıtı önünde düzenlenen tören Baro Başkanı Alper Pınar'ın çelenk sunumuyla başladı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla devam eden törende, Edirne Barosu Başkanı Alper Pınar günün anlamını belirten bir konuşma yaptı. İstiklal Marşı sırasında bölgeden geçen ve trafikte olan vatandaşlar da saygı duruşuna eşlik etti. Törene katılan avukatlar, maske ve sosyal mesafe kuralına uydu.
“Olumsuz süreçten kurtulma ve çözüm yolu arayışı içindeyiz”
Kovid-19 salgın sürecinden her kesimin olduğu gibi avukatlık mesleğinin de olumsuz etkilendiğini aktaran Edirne Baro Başkanı Alper Pınar; “Yeni adli yılın açıldığı bu ilk günden itibaren gecikmeksizin, avukatlık mesleğinin bu olumsuz süreçten nasıl kurtulacağına dair düşünmeye, çözüm üretmeye ve de çözümleri hayata geçirecek mekanizmaları devreye sokmaya mecburuz. Baroların ve de Türkiye Barolar Birliğinin, kendi iç çekişmelerini bir kenara bırakıp asli görevlerine, baroları oluşturan avukatların gerçek ve de önümüzde apaçık duran sorunlarına çözüm üretmek noktasında birleşmeleri zorunludur.” dedi.
Adaletin her zaman olmazsa olmazları olduğuna dikkat çeken Pınar; “Bizi adalet çizgisinden, hukuktan, hak arama özgürlüğünün yasal çizgilerinden ayırmak ve hukuk dışı yollarla hukuk yaratmak isteyenler tarihte olduğu gibi gelecekte de var olacaktır. Ancak bizler bu anlayış ve düşünceye karşı daima mücadele edeceğiz. Beyninde, ruhunda, adalet ve hukuk olgusunu içselleştiren ve bu olgudan taviz vermeyen, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin her köşesinde yaşayan avukatlar, bu mücadelenin neferleri ve savunucularıdır” şeklinde konuştu.
“Yapmamız gereken empati yapmaktır”
Hukuk ve adaletin, insanoğlunun içinde var olan insani duygulardan bağımsız olmadığını söyleyen Pınar; “Bu noktada halkımızın beklentisi, kendisini de anlayan bir hukuk düzeni ve de bu düzenin yaşadığı kurumlardır. Tarihsel süreç içerisinde adaletin ve yargının evrim süreci sonunda, kurumların geldiği noktada, halkın adalet arayışında empati kültürünün azalması, vatandaşı anlamak noktasında ki umarsızlık, kurumları halktan uzaklaştırmaya başlamıştır. Oysa ki yapmamız gereken, vatandaşı anlamak noktasında empati yapmak, sorunları ile öz olarak ilgilenmek, gerçekten bir adalet yakarışı içinde olduklarını hissetmektir” ifadelerine yer verdi.
Devrin, adaleti her zamankinden daha fazla içselleştirme, üretme, araştırma, gelişmelere ayak uydurma, halkı anlama, adalet yakarışlarına doğru yaklaşım gösterme, onlara doğru mesajlar verme devri olduğunu ifade eden Pınar, bu anlamda çözümün basit düşünmek ve akılcı çözümler üretmek olduğunu aktardı.
“Kendimiz için istediğimiz adaleti herkes için istemeliyiz”
Görevlerinin adalet arayan vatandaşın istediği, hukuki problemine çare bulmak olduğunu belirten Pınar; “Yargıya başvurduğunda, hakkını koşulsuz arayabileceğini, kanun önünde eşit olduğunu, karşısında kim olursa olsun hukuk ve yasalar çerçevesinde haklı ise mutlaka adil bir sonuç alacağını ve de bu sonucu makul ve en kısa sürede alabilmek istediğini hissetmektir. Hak arayan vatandaş, ben hakkımı aradım, bana tamamen eşit davranıldı, yargılama tamamen adil yapıldı verilen karar aleyhime de olsa tamamen adil olduğuna inanıyorum diyebilmelidir. Devletimizin bekası, milletimizin refahı için bunu başarmaya ve adaleti tek kılavuz olarak kabul ederek, kendimiz için istediğimiz adaleti herkes için istemeliyiz” dedi.Yeni adli yılın ülke, devlet, millet, adalet camiası ve de avukatlara hayırlar getirmesini temenni eden Başkan Pınar, salgın sürecinin bir an önce son bulmasını dilediğini söyledi.
Özlem Ceylan-Burcu Temel