‘’Üç mevsim ölsen de hiç olmazsa dirilirsin baharda ’’ demiş şair. Bizler de bize kayıplar verdiren yaz, sonbahar ve kışın ardından erdik bu ilkbahara. Artık Mart ayını geride bırakıp Nisan’ı da kucakladığımıza göre içimizdeki yaşam sevincinin artmasına ve bünyede ilk gençlik çağı heyecanının nüksetmesine izin verebiliriz rahatlıkla.

Mevsimler arasında bir yarışma yapılsa ilkbahar her yönden açık ara birinci gelir. Çünkü o, gri bulutları dağıtan en keyifli mevsim, hem içimizi hem toprağı ısıtan güneş, berrak gökyüzü ve tabii ki kuru dalların çiçekler giyinmesi.

Tüm bu değişimler insanda durdurulamaz bir enerji oluşturuyor. İnsan daha çok seyahat edip doğayı keşfetmek istiyor. Ama gel gör ki yasaklı bir döneme denk geldiği için alternatifler üretmek lazım. Bunlardan en önemlisi edebiyata sığınarak saklanmaktır hüzünden. Çünkü ilkbahar sadece bir mevsim değildir. Bir felsefesi olan, umut aşılayan muazzam bir zaman dilimidir.

Bizler geçmişte ne yaşamış olursak olalım hatta düşmüşsek ve yeniden ayağa kalkma inancımız sarsılmış olsa da baharı kalkabiliriz yerden. Nasıl ki dondurucu soğukların ardından yeniden yeşeriyorsa kuru dallar biz de hayat mücadelesine kaldığımız yerden devam edebiliriz.

Şimdi sıra geldi ilkbaharda yapılacaklar listemize :

-Yasağın olmadığı zamanlarda dışarı çıkın, çok sportif olmasanız en az bir saat temiz havayı ciğerinize çekerek tempolu yürüyün

-Size çocukluğunuzu hatırlatan aktivitelere yönelin. Mesela salıncakta sallanmak, uçurtma uçurmak, kır çiçekleri toplamak. Unutmayın nostalji şifadır.

-Boya, badana, ev düzenleme, fazlalıklardan kurtulup sadeleşme gibi sizi ferahlatacak işler yapın.

-Mutlaka bir Nisan yağmurunda ıslanın. Hem de iliklerinize kadar.

-Eski bir dostunuzla açık havada oturup keyifle bir kahve yudumlayın.

-Ve son olarak şiir okumayı ihmal etmeyin:

O günü görmek için sade bekleyeceğiz,

Göreceğiz bir sabah yeşil tomurcukları.

Hazırlanıyor gibi, gökyüzü, ufuk, deniz

Bir sabah dökülecek baharların baharı.

Bu bahar yalnız mesut günler taşımaktadır,

Baş başa kalacağız kenarında bir suyun,

Göz alabildiğine yeşil uzanan çayır,

Bir saadet içinde sessiz otlayan koyun.

Bu bahar güleceğiz en içten bir sevinçle,

Bir melek oradan bize uzatacak elini.

Beni bırakma kalbim, kalbim sen bana söyle.

Ümitlerin en güzelini!..

Ziya Osman Saba/ Baharı Beklerken Yazılan Şiir

Bahar coşkusu ile ve neşeyle kalın